www.soL.org.tr
Uras ‘boş’ konuştu, cemaat memnun kalmadı
7 Şubat 2008, Perşembe

Meclisteki türban oylamasında “boş” oy kullanacağını açıklayan ÖDP İstanbul Milletvekili Ufuk Uras, “bizim için Che Guevara tişörtü giyen de türban bağlayan kadın da aynı eğitimden yararlanma hakkına sahiptir” dedi. Fakat Uras’ın bu açıklamaları AKP’cilik konusunda artık duracak bir sınırları kalmayan yandaşlarını memnun etmedi.

soL ÖDP Genel Başkanı ve İstanbul Milletvekili Ufuk Uras, “Bizim için Che Guevara tişörtü giyen de türban bağlayan kadın da saçı uzun ve küpeli erkek de aynı eğitimden yararlanma hakkına sahiptir” dedi.

Uras, Parlamentoda düzenlediği basın toplantısında, “başörtüsü sorununun AK Parti, MHP ve CHP'nin, toplumu kutuplaştıran tutumları nedeniyle içinden çıkılmaz hale geldiğini” ifade etti.

Üniversitelerin, düşünce ve inanç özgürlüğünün, ileri demokratik normlarla ve yasaklama olmaksızın yaşayabildiği bilimsel mekan ve ortamlar olması gerektiğini belirten Uras, “Bizim için Che Guevara tişörtü giyen de türban bağlayan kadın da saçı uzun ve küpeli erkek de aynı eğitimden yararlanma hakkına sahiptir. Bireysel özgürlükler, başkasının özgürlüklerini engellemediği sürece yasaklanamaz, kaldı ki saçları değil ama 'Beyinleri örtülü erkekler' her yere gidebilmekte, hatta eli satırlı saldırganlar üniversite koridorlarında dolaşabilmektedir” diye konuştu.

Özgürlükçü köle sahibinin çelişkisi
Anayasa değişiklik girişiminin “Kapsamlı bir özgürlükçü anlayıştan uzak olduğunu” söyleyen Uras, şöyle devam etti:

“AKP-MHP ikilisinin getiriş biçimiyle yeni ve daha riskli gelişmelerin tetikleyicisi haline gelen bu anayasa değişikliği samimi bir kabulü hak etmekten uzaktır. AKP-MHP ittifakı bu ülkeye özgürlük ve demokrasi değil, olsa olsa Türk-İslam sentezinin çok iyi bildiğimiz baskı ve şiddet dolu anlayışını getirecektir. Hangi nedenle olursa olsun bu ittifakı destekleme eğiliminde olanlara, bu yanlışa düşmemeleri çağrısını yapıyoruz.”

“Biz köle sahiplerinin değil, kölelerin özgürleşmesinden yanayız” diyen Uras, “AKP-MHP ve CHP'nin özgürlük ve demokrasiyi geliştirmekten uzak politik hatlarına karşı bir tutum; kendi politik hattımıza, özgürlüklere ve eşit koşullarda yüksek öğrenim görmek isteyen gençlere bir saygı ifadesi olarak konuyla ilgili Anayasa oylamasında 'boş oy' kullanacağım” şeklinde konuştu.

Uras, açıklamasında zorunlu din dersi, Alevilerin inanç özgürlüğü, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın yapısı gibi konuların yanı sıra Kürt sorunu ve 301. madde gibi bir dizi konuda sorular sorarak gerçekten özgürlükler savunuluyorsa bunlara yanıt verilmesi gerektiğini belirtti.

Fethullahçılar bile sesonline’la aşık atamıyor
Öte yandan Uras’ın türbanı Che Guevara’yla birlikte değerlendirebilmesi ve “şiddet getireceğini” vurguladığı AKP-MHP ittifakına karşı çıkmaktan çekinmesi bile Ergenekon’dan türbana uzanan süreçte AKP’yle arasındaki mesafeyi hızla kısaltan liberal solu tamamıyla tatmin etmedi. Örneğin sesonline.net adlı internet sitesi Uras’ın basın toplantısını, “ÖDP geleneği bozmadı: Ufuk Uras'ın oyu 'HAVET'” başlığıyla vererek açık bir biçimde ÖDP’den daha fazlasının beklendiğini ortaya koydu.

Yine aynı internet sitesi Ali Nesin tarafından servis edilen Aziz Nesin’le 1995 yılında yapılmış bir röportajı “Önceki gün, ‘Başörtüsüne özgürlük’ bildirisine imza attığı için başta kardeşi olmak üzere belli kesimlerin hakaretlerine maruz kaldığını yaptığı açıklama ile dile getiren Prof. Ali Nesin'e yöneltilen küfüre varan ağır ‘eleştiriler’ arasında babası Aziz Nesin'in mirasına ‘ihanet’ ettiği de dile getirilmişti. Aşağıda sizlere tarihi bir belge olarak sunduğumuz 1995 yılına ait söyleşi bu konuda ‘fikir’ beyan edenlere adeta bir ‘ibret belgesi’ işlevini görüyor” sunuşuyla vermekten çekinmedi.

Dinci gerici Aksiyon dergisinin 1995 yılında yaptığı röportajda açık bir biçimde dine sosyolojik bir olgu olarak baktığını ortaya koyan Aziz Nesin, “başörtülü kızların okullara alınmamasına karşıyım” dediği için bu röportaj sesonline tarafından “ibret belgesi” olarak nitelenmiş. Oysa Aziz Nesin röportajda açık bir biçimde gericilikle mücadelenin “başörtüsü” tartışmasına indirgenmesine karşı olduğunu ortaya koyuyor. Uzun ve kapsamlı bir röportajın içinde geçen bir iki cümleyi kullanarak, Fethullahçı Aksiyon’un bile aklına gelmeyecek bir hinlikle, Aziz Nesin’in de nasıl türban savunucusu ilan edebildiği sesonline ve ona bu röportajı servis eden Ali Nesin tarafından açıklanmayı bekliyor.

yazici   mail