www.soL.org.tr
ABD hedef gösterdi: İran, Venezuela, Küba
7 Şubat 2008, Perşembe

ABD'nin İran'a karşı olası bir savaş girişiminin önünü tıkayan NEI raporu, raporun sahibi DNI Başkanı McConnell tarafından revize edildi. Venezuela'nın İran'la ilişkilerine dikkat çeken McConnell, Küba başta olmak üzere Latin Amerika'daki sosyalist iktidarları hedef gösterdi.

resim

DIŞ HABERLER ABD'nin Ulusal İstihbarat Dairesi (DNI) Başkanı Oramiral Michael McConnell'in, daha önce yayımlanan ve İran'ın nükleer faaliyetlerini durdurduğunu açıklayan Ulusal İstihbarat Değerlendirmeleri (NIE) raporundan geri adım atarak, İran'ın nükleer programının sadece ufak bir kısmının durdurulmuş olabileceğine dikkat çekildi.

Geçen yılın Aralık ayında aralarında CIA'nın da bulunduğu 16 istihbarat örgütünün sözcülüğünü yapan DNI tarafından hazırlanan NIE raporu, İran'ın nükleer programını 2003 yılında durduğu açıklamasında bulunmuştu. Rapor sonrasında ABD'nin İran'a yönelik saldırı ihtimallerinin düşmesi gündeme gelmiş ve ABD saldırı politikasının yerine ekonomik ambargo yönünde bir siyaset izlemişti.

DNI Başkanı McConnell'in Seçili Senato Komitesi'ne yaptığı "yıllık tehdit değerlendirme" açıklamasıysa raporun gerçeklerini yadsıyan bir nitelik taşıyor. ABD'nin istihbaratın kanıtladığı gerçekler konusunda ağız değiştirmesinin işareti olarak değerlendirilen açıklamasında McConnell İran'ın "Sadece nükleer silah tasarımını durdurmuş olabileceği"ni ifade etti. McConnell ayrıca İran'ın uranyum zenginleştirme teknolojisi ve balistik füze çalışmalarına devam ettiği iddiasında da bulundu. McConnell raporu tamamıyla göz ardı etmediğini ancak raporun yeterince değerlendirilmediğini ifade ederek bu gerçeğin aslında raporun önemsiz görünen bazı maddelerinde saklı olduğunu ifade etti. McConnell "İran'ın nükleer programı ile ilgili yorumlarımızı değiştirmemiz gerekiyor" dedi.

NIE raporu ABD'nin İran'a saldırı politikasını abarttığı izlenimini uyandırmış, Birleşmiş Milletler'in İran'ın nükleer çalışmalarını Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu gözetiminde yürüttüğü ifadesi de bu izlenimi güçlendirmişti. McConnell'in son çıkışı İran'a yönelik bir saldırıya zemin hazırlıyor.

Yine KDHC
İran'ın nükleer tehdit içeren bir ülke olmaktan çıkmasından rahatsızlık duyduğunu açıkça belli eden McConnell'in bir sonraki konusu ise Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti (KDHC) oldu. Pyongyang'ın uranyum zenginleştirme programına sahip olmadıklarını iddia etmesine rağmen KDHC'nin programa devam ettiğine inandıklarını ifade eden McConnell, KDHC'yi nükleer faaliyetlerini açıklamaya çağırdı.

McConnell ABD'ye tehdit unsuru olarak El Kaide'nin Pakistan ve Afganistan sınırında güçlendiğini ve örgütün ABD'ye saldırmaya hazır hale geldiği uyarısında bulundu.

Hedefler arasında Venezuela'da var
McConnell'ın açıklamalarında Venezuela Devlet Başkanı Hugo Chavez'in de adı geçiyor. Chavez'in ülke içinde anayasa değişikliği referandumundan dolayı yaşadığı gerginliğe rağmen Küba'yla olan işbirliği ve İran'a olan desteği nedeniyle halen ABD için bir tehdit unsuru olduğu bildirildi. McConnell Chavez'in Latin Amerika'nın birliğini ön plana koyarak ve bunun liderliğine soyunarak, Küba ile de ideolojik işbirliğine girerek radikal solu temsilen ABD için tehdit oluşturduğunu ifade etti. McConnell'ın 45 sayfalık tehditler raporuna solcu ve Küba dostu liderleri nedeniyle Bolivya, Nikaragua ve Ekvador da girdi. Bu ülkelerin ulusal ekonomiyi ve ABD karşıtı siyaseti geliştirerek Küba, Venezuela ve İran çizgisine yakınlaştığını ifade eden McConnell, bu ülkelerin Chavez'den fazlasıyla etkilendiğini vurguladı.

Raporunda Raul Castro ve uzun süredir rahatsızlığı nedeniyle devlet başkanlığı görevine devam edemeyen Fidel Castro'ya da yer veren McConnell'in Fidel'in ölümünden sonraki gelişmelerle de fazlasıyla ilgilendiklerini, süreç içerisinde yaşanacak her türlü değişikliğin bizzat takipçisi olacaklarını ifade etti.

yazici   mail