www.soL.org.tr
Muhsin Ertuğrul Sahnesi yıkılamaz, İstanbul satılamaz
28 Mart 2008, Cuma

27 Mart Dünya Tiyatrolar Günü’nde sanatçılar eylemdeydi. AKM’den sonra Şehir Tiyatroları Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi için de yıkım kararı çıkarılmasını protesto eden sanatçı ve aydınlar, "AKP’yi istemiyoruz" sloganları eşliğinde kültür ve sanat alanlarını AKP’nin eline bırakmayacaklarını ilan ettiler.

resimHABER MERKEZİ Sahnelerin yıkılması, kapatılması ve tiyatrolardaki AKP kadrolaşması gündemdeyken, 27 Mart Dünya Tiyatrolar Günü eylemle kutlandı. Kısa süre önce yıkımına başlanacağı duyurulan Şehir Tiyatroları Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi önünde, sanatçılar ve aydınlar buluşarak, yıkımları, yağmayı ve AKP hükümetini protesto etti.

Basın açıklamasına imzalarıyla destek veren sanatçı, aydın ve demokratik kitle örgütlerinin katıldığı eyleme Şehir Tiyatroları oyuncuları, Devlet Opera ve Balesi sanatçıları, KESK Basın emekçileri ve gazeteciler ile Bulutsuzluk Özlemi müzik grubundan Nejat Yavaşoğulları da destek verdi.

Basın açıklamasına alkışlarla ve Ataol Behramoğlu’nun Tek Başınalık adlı şiirini okuyarak başlayan Orhan Kurtuldu, “Ben tek başıma ne yapabilirim diyenler hiçbir şey yapmadılar oysa bugün biz çok şey yapabiliriz çünkü bugün biz tek başına değiliz. Bugün 27 Mart Dünya Tiyatrolar Günü, kutlu olsun” dedi. Kurtuldu basın açıklamasında “Mesela içinde bulunduğumuz bu sit alanında yıkım girişimlerine yeltenenlere suç duyurusunda bulunabiliriz, sahnelerimizi yıkmaya çalışan rantçılara dur diyebiliriz. Kanun tanımazlara yasaları hatırlatabiliriz. Yakın bir zamanda önümüze gelecek bu kural tanımaz iktidarsızlara kırmızı kart gösterebilir, tarihin çöplüğüne gönderebiliriz” sözleriyle Muhsin Ertuğrul Sahnesi’nin yıkımıyla başlayan kültür talanına dur demenin yollarını hatırlattı.

Orhan Kurtuldu sözlerine şöyle devam etti; “Çağdaş tiyatronun emektar okulu, sanatın ve tarihin tanığı Muhsin Ertuğrul Sahnesi yıkılamaz diyoruz. Kentsel yaşamın aydınlanma mekanlarını yıkan, İstanbul’un özgün değerlerini yok eden, Cumhuriyetin kazanımlarını ve kültürel değerlerini rant projelerine kurban etmek için emektar sahnelerimize göz koyanlara dur diyoruz. Ülkeyi yönetenlere soruyoruz, sizler İstanbul’u kültür başkenti mi yapmak istiyorsunuz ticaret başkenti mi? Eğer gerçekten bir gelişme yaratacaksanız var olanı yıkmak niye? Biz insanı insana insanla anlatmaya sanatımızı uygulamaya devam edeceğiz. Yaşasın tiyatro!”

Daha sonra eyleme katılan diğer sanatçılar ve kurum temsilcileri de yaptıkları konuşmalarla tepkilerini dile getirdiler.

Yirmi yıllık geçmişimi dozerlere ezdirmem
Şehir Tiyatroları Sanatçısı Hülya Karakaş yirmi yıllık geçmişini geri istediğini, kırk yıllık kültürü ve sanatı İstanbul halkına sunan, tarihsel birikime sahip olan bu kuruma en çok İstanbul halkının sahip çıkması, bu yıkımı durdurması gerektiğini söyledi. Karakaş sözlerine şöyle devam etti: “Ben yirmi yıllık emeğimin dozerlerin altında kalmasını istemiyorum. Bugüne kadar direndim bundan sonra da direneceğim ve sizleri de direnmeye davet ediyorum.”

Ortak akıl "AKP’yi İstemiyoruz" diyor
Nâzım Hikmet Kültür Merkezi adına bir konuşma yapan Orhan Aydın ise “Dostlar, burada en önemli adım ortak aklın oluşturulmasıdır. Bu binanın önünde yıkım nöbetindeki dozerler Adalet ve Kalkınma Partisi’nin dozerleridir. Yani ABD ve AB’nin liberal sömürü programlarını uygulamak üzere iktidar olmuş bir siyasi partinin dozerleridir. Biz bugün kültür ve sanat düşmanı AKP’yi lanetlemek için buraya geldik” dedi. AKP’nin kültür sanat kıyımına dikkat çeken Aydın sözlerine şöyle devam etti; “Bu sesi ortak biçimde yükseltebilirsek ortak akıl haline getirebilirsek demokrasi özgürlük ve bağımsızlık mücadelesinin önüne bir ses katmış oluruz. Bu ses AKP’yi İstemiyoruz sesidir. Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi’nin yıkılmasına, Şehir Tiyatroları adına AKP’nin atadığı Orhan Alkaya imza atmıştır, bunu lanetliyoruz. Bu salonda Haldun Taner, Bertolt Bretch, Nâzım Hikmet oyunları hayatla ve insanla buluştu. Ben bu saydıklarımın yıkılması kararının asla yanında olmadım olmayacağım. Bu kararı verenler tarih önünde hesap verirler. Bu yüzden de Orhan Alkaya’yı bir kez daha lanetliyorum.”

AKP kendi çalıp kendi söylemek istiyor
Sanatçı Bedri Baykam da yaptığı konuşmada, halkın sanata özgür düşünceye demokrasiye saldıran bir düşünceyle karşı karşıya olduğunu söyledi. “Biliyorsunuz AKM’yi de yıkmak için ellerinden geleni yaptılar. Karşılarında bizi buldular. Burada da bulacaklar. Sanata hangi katkıyı yaptılar ki bütün bu vadiyi yıkıp yenisini yapacağız dediklerinde bizim bu palavraya inanmamız mümkün olsun?” diyen Baykam, AKP’nin hukuk tanımazlığına dikkat çekti. Baykam konuşmasını şu şekilde sürdürdü:

“Ülkeyi bölüyorlar ve sanata saldırıyorlar. Çünkü sanatın özgür düşüncenin çıkış noktası ve insan özgürlüğünün hammaddesi olduğunu biliyorlar. Dostlar, bugün yeni bir AKP yasağıyla karşılaştık. İnternetten alkol siparişi yasaklanmış. Peki, AKP daha neyi yasaklayacak? Sizi eleştirmemizi ne zaman yasaklayacaksınız? Yasaklattığınız gazeteciler yetmedi mi? Yalnız damatların katıldığı basın ihaleleri size yetmiyor mu? Demokrasinin yalnız türbana özgürlük olduğu ve diğer bütün kavramların yasaklandığı bir ortamı demokratik ortam olarak yutturmaya çalışan muhbir gazetecilerimiz var, onları da kınıyorum. Yobaz çetelerin ve laiklik düşmanlarının da telefonunu dinliyor musunuz? Hiç kimsenin haddi değildir aydın ve sanatçıları tehditle şantajla susturmak… Demokrasiyi, yargıyı, oyunun kurallarını yok etmeye bu kadar meraklı olmayın sayın iktidar sahipleri, bir gün gelir sizin de hukuka ihtiyacınız olur.”

Orhan Alkaya bir yılda taraf değiştirdi
Tiyatro Sanatçısı Nedim Saban, mücadeleye katkı koymak konusunda geri adım atanları eleştirerek gelecek yıllarda daha da güçlenerek devam edecek bir mücadelenin yürütülmesi gerektiğine dikkat çekti. Saban, geçen yıl kutlanan dünya tiyatrolar gününde hükümete karşı muhalifliğini gösteren Orhan Alkaya’nın ise, bu yıl AKP’nin tarafına geçerek sanata ve kültüre karşı aldığı yeni pozisyonu da eleştirerek “Alkaya bir yılda taraf değiştirdi” dedi.

Tiyatroyu anlatmak değil kurtarmak zamanıdır
Tiyatronun duayeni Yılmaz Onay da yaptığı konuşmada “ben de her yıl olduğu ve dünya tiyatrolarına gönderdiğimiz basın bültenlerinde hep yazdığımız gibi, tiyatro gününde tiyatro nedir sorusuna cevap vermenin ve tiyatrodan konuşmanın keyfini çıkarmak isterdim. Ancak durduğumuz noktada başımızdaki bunca sorunla, bugün, bizim böyle bir lüksümüz kalmamıştır. Bu yıkım kararı ile İstanbul tamamen talan edilmektedir. Kültür sanatın yerle bir edildiği bu sahnenin önünde biz şimdi mücadelemizle, kültürün ve sanatın bir toplumun geleceği olduğu ve olacağı gerçeğini ortaya koymalıyız” diyerek AKP talanının acı yönüne dikkat çekti.

Konuşmaların ardından, sanatçı ve aydınlar ellerindeki kırmızı kartları göstererek AKP’yi İstemiyoruz sloganlarıyla ve alkışlarla basın açıklamasını sonlandırdılar.

Eyleme ve basın açıklamasına destek veren kişi ve kurumlar şöyle;
Orhan Aydın - NHKM adına, Orhan Kurtuldu - Tiyatro Oyuncuları Meslek Birliği İstanbul Şubesi, Tamer Levent - TOBAV, Rutkay Aziz - ÇASOD, Eyüp Muhcu - TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi, Oktay Ekinci - Mimar, Prof. Dr. Türkan Saylan - Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği, Avukat Nazan Moroğlu - İstanbul Kadın Kuruluşları Birliği Başkanı, Süleyman Çelebi - DİSK Genel Başkanı, Dr. Kemal Sevgisunar- Kültür-Sanat Sendikası, Ali Rıza Küçükosmanoğlu - DİSK Yönetim Kurulu Üyesi, Avukat Aydeniz Tuskan - Ulusal Sivil Toplum Kuruluşları Birliği, Avukat Kazım Kolcuoğlu - İstanbul Barosu Başkanı, Bedri Baykam - Uluslararası Plastik San Derneği Gn. Bşk., Çetin Soysal - CHP İstanbul Milletvekili, Necla Arat - CHP İstanbul Milletvekili, Ercan Karakaş - CHP İstanbul Milletvekili, Gürsel Tekin - CHP İstanbul İl Başkanı, Masum Türker - DSP Genel Sekreteri, Hasan Mardin - DSP İstanbul Milletvekili, Hüseyin Akbulut - DSP Parti Meclisi üyesi Devlet Opera ve Balesi eski Genel Müdürü, Hüseyin Mert - DSP İstanbul Milletvekili, Müjde Ar - Sanatçı, Ataol Behramoğlu - Şair, Enver Aysever - gazeteci yazar, Gülsüm Cengiz - Yazar, Tarık Akan - Sanatçı, Salih Kalyon, Nedim Saban, Tunç Günbay, Deniz Tunata, Arif Keskiner - Sinemaseverler Derneği adına, Canol Kocagöz - karikatürist, Aytaç Arman, Şevval Sam, Şerif Gören - yönetmen, Levent İnanır, Özerk Sanat Konseyi, Nazım Hikmet kültür Sanat Vakfı, Oyuncu ve Tiyatro Çevirmenleri Derneği (OYÇED), Türkiye Yazarlar Sendikası (TYS), Barış Derneği, Nazım Oyuncuları, Su Gösteri Sanatları Merkezi, Mask-ara Tiyatrosu, Tiyatro Gazetesi, İstanbul Yaşam Derneği, İstanbul Çevre Konseyi, Doğa Savaşçıları Çevre Örgütü, Atatürkçü Düşünce Derneği, Dr.Tahsin Yeşildere - Üniversite Öğretim Üyeleri Derneği Bşk.

yazici   mail