www.soL.org.tr
Hizbullah Beyrut'un batısını ele geçirdi
10 Mayıs 2008, Cumartesi

ABD ve İsrail işbirlikçisi hükümetin saldırgan tavırlarının ardından harekete geçen Hizbullah liderliğindeki direniş cephesi, başkent Beyrut'un batısını ele geçirdi.

resim

DIŞ HABERLER Lübnan'daki Şii direniş örgütü Hizbullah'ın başını çektiği muhalefet cephesi, başkent Beyrut'un batısını ele geçirdi.

İşbirlikçi Fuad Sinyora hükümetinin Hizbullah'ın ülkenin güneyinde kurduğu özel telekomünikasyon şebekesini kapatmak için girişimde bulunması ve Beyrut havaalanının güvenlik şefini görevden almasının ardından Çarşamba günü muhalefet cephesi ve hükümet yandaşları arasında çıkan çatışmalarda şu ana kadar en az 11 kişi öldü, 40'tan fazla kişi de yaralandı.

Hükümet ortağı partilere bağlı milis güçlerinin çatışmadan mevzilerini terk etmeleri nedeniyle ölü ve yaralı sayısı beklenenin altında kalırken, Lübnan Ordusu'nun da Hizbullah ve Emel hareketi militanlarıyla karşı karşıya gelmekten kaçındığı, olaylara müdahale etmediği kaydedildi.

İşbirlikçi basın susturuldu
Hükümet ortağı Sünni liderlerden Saad Hariri'ye ait televizyon kanalı El Müstakbel TV'yi ablukaya alan ve ardından ateşe veren Hizbullah militanları, yine Hariri'ye ait El Müstakbel gazetesini ve Hariri'nin radyo kanalını da susturdu. Batı ve merkez Beyrut'ta, Hariri taraftarlarının bulunduğu başka ofislerin de yakıldığı ya da terk edildiği bildiriliyor.

Çatışmalar Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah'ın önceki gün yaptığı konuşmanın ardından şiddetlenmişti. Hükümetin Salı günü aldığı kararları "savaş ilanı" olarak değerlendiren Hizbullah lideri, kendilerini savunacaklarını açıklamıştı.

Harekat savunma amaçlı
Hizbullah'ın "İsrail'e karşı mücadelesinin en önemli unsuru" olarak nitelendirdiği iletişim şebekesinin, İsrail'in bu yaz yeniden Lübnan'a saldıracağı beklentilerinin dillendirildiği bir ortamda kapatılmaya çalışılması, Lübnan hükümetinin Hizbullah'ın ortadan kaldırılması için İsrail'le işbirliği yaptığına işaret ediyor.

Hizbullah'a karşı saldırgan girişimlerin başını çeken ve Nasrallah'ın konuşmasında hükümetin gerçek lideri olarak nitelenen Dürzi lider Velid Canpolat'ın da evi dünkü çatışmalar esnasında kuşatılırken, Hariri'nin konutunun da kuşatıldığı ve binayı çevreleyen çitlere bir roketin isabet ettiği bildirildi.

Beyrut'un denetiminin yarısının muhalefet cephesinin eline geçmesinin ardından dün akşam saatlerinde ordu devreye girerek Hizbullah'la uzlaşma sağladı. Bu uzlaşmaya göre kanallar ve gazete yayınlarına son verdi, karşılığında Hizbullah'ın ele geçirdiği bölgelerdeki güvenlik sorumlulukları orduya devredildi. Krizde şimdiye dek tarafsız kalan Lübnan ordusu, taraf tutarsa kendi birliğinin de tehlikeye gireceğini söylüyor.

Hükümetten Suriye ve İran suçlaması
Hizbullah'tan dünkü çatışmalarla ilgili bir açıklama gelmezken, işbirlikçi koalisyon hükümeti, Hizbullah'ın Beyrut'un batı kesimini ele geçirmesinin, Suriye'yi geri getirmeyi amaçlayan "silahlı bir darbe" olduğunu savundu.

Hıristiyan lider Samir Caca tarafından okunan hükümet açıklamasında, Hizbullah'ın, başkentin batı kesimini ele geçirmesinin İran'ın çıkarlarına hizmet amacını taşıdığı da iddia edildi. Açıklamada, "silahlı ve kanlı darbe, Suriye'yi Lübnan'a geri getirme ve İran'ın Akdeniz'e ulaşma alanını genişletme amaçları uğruna yapılıyor" ifadesi kullanıldı.

Gerilimin baş aktörlerinden Dürzi lider Velid Canbolat ise kuşatılan evinden verdiği demeçte Lübnan ordusunun koruması altında olduğunu açıkladı. Muhalefetle diyaloğa hazır olduğunu belirten Canpolat, hiç kimsenin tek taraflı olarak Beyrut'un kontrolünü üstlenmemesi gerektiğini ve hiçbir tarafın diğerini sona erdirecek askeri güce sahip olmadığını da söyledi.

Lübnan Telekomünikasyon Bakanı Marvan Hamade de, Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy'den Lübnan'ın yeni tür bir gerici rejime sürüklenmemesi için İran ve Suriye'ye gerçek bir baskı uygulamasını istedi. Hamade, France 24 kanalına yaptığı açıklamada, "Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy, Fransız hükümeti ve Fransız kamuoyunu İran ve Suriye'ye gerçek bir baskı yapmasını istiyorum. Fransa tanıdığı, sevdiği, totaliter bir rejime sürüklenen çeşitliliğin ve kültüre sahip Lübnan'a yardım etmeli" dedi.

yazici   mail