HABER MERKEZİ ABD Savunma Bakanı Donald Rumsfeld 2005 yılı içinde üç kez Azerbaycan’ı ziyaret etti ve Bakü-Tiflis-Ceyhan boru hattının korunması amacıyla bu ülkeye ABD birliklerinin konuşlanması sağlayacak anlaşmalar imzaladı.

Hazar Denizi petrolünü dünyaya ulaştırmak için geliştirilen BTC boru hattı projesi ile ilgili raporlar, projenin alternatiflerinden çok daha maliyetli olduğunu gösteriyor. Buna rağmen ABD, bölgesel politikaları nedeniyle siyasi açıdan çok önemsediği için projeyi yıllarca destekledi. Boru hattının askeri güvenliğin sağlanması ABD açısından kritik bir öneme sahip. Ancak aynı zamanda ABD borulara tutunarak bölgede yeni mevziler elde etmek de istiyor.

ABD Avrupa Kuvvetleri Komutanı General James Jones, ABD kongresinde yaptığı konuşmada ABD’nin BTC boru hattının korunması kapsamında “Hazar Muhafızı” adlı bir askeri kuvvetin oluşturulması için hazırlıklar yaptığını açıklarken, The Wall Street Journal gazetesinde Nisan ayında yayınlanan bir habere göre ABD, karargahının Bakü’de olması planlanan kuvvet için 100 milyon dolar ayırmış durumda.

Yine ABD Avrupa Kuvvetleri Komutan Yardımcısı General Charles Ward, Senato’da yaptığı konuşmadı, “geçici konuşlandırılmış seyyar kuvvetler”in yakında BTC hattı üzerinde devriye yapmaya başlayacağını açıkladı. Azerbaycan Devlet Petrol Şirketi başkanı Natig Aliyev’in yaptığı açıklamaya göre, boru hattının savunulması için şimdiden 170 milyon dolar harcanmış durumda.  

Geçtiğimiz yıl 21 Ağustos’ta Türkiye Azerbaycan ve Gürcistan, Bakü’de bir dizi müşterek askeri tatbikat gerçekleştirmişti. Altı gün süren tatbikatın hedefi, olası bir terör saldırısına karşı üç ülkenin kara kuvvetlerinin savunma işbirliğini geliştirmek olarak açıklandı.  

1999 yılında BTC hattı imzalanırken, ABD taraf ülkelere hattın korunmasında NATO’nun aktif görev üstlenebileceği yönünde güvence vermişti. Bu güvencenin en önemli unsuru, Türkiye’deki İncirlik üssü olarak gösteriliyor. Boru hattı, ülke hukukuna tabi olmayan bir yapıda bulunduğu için, uzmanların yorumuna göre, onun güvenliğini sağlayacak askeri birliklerin Türkiye sınırları içinde görev yapma olasılığı son derece yüksek.