www.soL.org.tr
Egemenlik kayıtsız şartsız BP'nin
17 Haziran 2006, Cumartesi
resim HABER MERKEZİ Bakü-Tiflis-Ceyhan Boru Hattı’nın taraflarca imzalanarak resmileşen belgelerinde boru hattının geçtiği ev sahibi ülkeler, boru hattının faaliyetleri konusunda hiçbir inisiyatife sahip olamayacaklar. Türkiye de, proje ile ilgili 19 Ekim 2000 tarihinde "Evsahibi Ülke Anlaşması" ve "Hükümet Garantisi Anlaşması"nı imzalayarak ciddi yükümlülüklerin altına girdi. Bu anlaşmalarla, BTC’yi hayata geçiren konsorsiyum, Türkiye karşısında önemli imtiyazlar elde etmiş oldu. Konsorsiyumun büyük ortağı olan BP, boru hattında inisiyatifi elinde tutacak.

Söz konusu anlaşmalarla birlikte Türkiye öncelikle, boru hattının işletmesinde ve faaliyetlerinde söz hakkına sahip olamayacak.

BP boru hattı anlaşmasını dilediği zaman fesh edebiliyorken, Türkiye’nin bu hakkı sıkı şartlara bağlanıyor. Bu hak, olağanüstü durumlarda BP’ye zararlarını karşılayacak tazminatlar ödendikten sonra mümkün olabiliyor. Anlaşmada olağanüstü durum tanımı oldukça muğlak bırakılırken, durumun olağanüstü olup olmadığı tarafların birbirlerini karşılıklı olarak ikna etmesine bağlanıyor. Konunun düzenlendiği “Evsahibi Ülke Anlaşması”nın 20. maddesinde olağanüstü durum tanımında yer verilen savaş halinin parantez içinde iki bağımsız ülke ifadesiyle vurgulanmış olması ise dikkat çekiyor.

Türkiye, imzalanan anlaşmanın 11. maddesine göre, konsorsiyumu boru hattının faaliyetleri sırasında kârı azalmasına yol açabilecek her türlü yasal düzenlemenin hükümlerinden muaf tutuyor. BTC’nin Türkiye topraklarında oluşacak bir nedenden dolayı, faaliyetlerinin aksamasından kaynaklanan her türlü kaybın Türkiye tarafından BP’ye ödenmesi zorunluluğu getiriliyor. Ayrıca BP, sızıntı nedeniyle oluşacak çevre kirliliğinden ve bundan etkilenecek halkın uğrayacağı zarardan sorumlu değil.

BP anlaşmalarla, BTC’nin Türkiye’de faaliyetlerini belirleme hakkının yanında, boru hattının geçtiği toprak parçalarının da her türlü tasarruf hakkına sahip olacak. Büyük ölçüde yer altından döşenmiş olan boru hattının üzerindeki toprakları istediği gibi kullanabilecek. Bu hak istendiği takdirde, buraya bir duvar örülmesini, dikenli tel ile çevrilmesini de mümkün kılıyor. Yani, Türkiye toprakları üzerinde halkın geçiş yapmasına izin verilmeyen bir setin yapılması, anlaşmayla birlikte hukuki bir zemin kazanmış oluyor.

Tarafların düşeceği anlaşmazlıklar da, Madde 18’e göre, Türkiye mahkemelerinde görüşülmeyecek. ICC Uluslararası Tahkim Kuralları uyarınca olası anlaşmazlıklar uluslararası platformda çözülmeye çalışılacak.
yazici   mail