HABER MERKEZİ Şırnak’ın Beytüşşebap İlçesi Beşağaç köyünde bir yolcu minibüsünün taranması sonucu 12 kişinin ölümüyle sonuçlanan olayla ilgili olarak bir mesaj yayımlayan HPG, olayın PKK ile bir ilgisinin olmadığını, bu ve benzeri olayların Türk ordusu ve özellikle JİTEM tarafından düzenlenen operasyonların bir parçası olduğunu öne sürdü. Mesajda, Şemdinli olayıyla açığa çıkan devlet-ordu-hükümet ilişkisinde, AKP ile ordunun anlaşması sonucu yürütülen yeni bir özel savaş türünün özellikle seçim sonrası yoğunlaşarak sürdürüldüğü öne sürüldü.

HPG Anakarargah Komutanlığı imzasıyla yayımlanan mesajda, aralarında 7 korucunun bulunduğu 12 kişinin ölümüyle sonuçlanan Beytüşşebap katliamıyla kendilerinin bir ilgisinin olmadığı, katliamı Türk ordusu ve uzantısı olan JİTEM’in gerçekleştirdiği belirtildi. Mesajda ayrıca, 1 Ekim 2006 tarihinde ilan ettikleri tek taraflı ateşkesin üzerinden tam bir yıl geçtiği ve Türk ordusunun ateşkesin yürürlüğe girdiği günden bu yana operasyonların dozunu artırarak, her türlü kirli ve özel savaş yöntemlerini devreye soktuğu kaydedildi.

“Maksatları halkı yıldırmaktır”
Önceki günkü katliamın ardından Türkiye’nin bölgede operasyonları yoğunlaştırdığı bilgisi alınmıştı. Dün HPG’den yapılan açıklamada ise geçen bir yıllık süreçte Türk ordusunun 483 operasyon gerçekleştirdiği, bu operasyonlarda kimyasal silah ve misket bombaları kullanıldığı, ormanların sistematik olarak yakıldığı ve sivil araçlar kullanılarak açık bir şekilde dünyanın gözleri önünde savaş suçu işlenmekte olduğu iddiasına yer verildi.

Yazıda ayrıca, Şemdinli olaylarıyla birlikte “suçüstü yakalanan devletin, son dönemlerde bölge halkını sindirme amaçlı, çete, JİTEM ve ajan ağını yeniden devreye sokarak bölgede terör estirdiği, 94’teki olaylarda Hizbul-kontra güçlerini kullanırken bugün daha çok JİTEM ve TİT gibi uzantılarını kullandığı” öne sürüldü.

“Korucularla bizi karşı karşıya getiriyorlar”
Son dönemde Dersim ve Van'da gerçekleştirilen sivil katliamlara Beytüşşebap'ın da eklendiğini ifade eden HPG’nin açıklamasında, PKK’yi yalnızlaştırmaya, halkı sindirmeye yönelik gerçekleştirilen bu operasyonların PKK'nin üzerine atılmaya çalışıldığı belirtilerek, ordunun hem kendisini gizlemeye çalıştığı, hem de “çok aktif bir özel savaşı” devrede tuttukları iddia edildi. Katliamda korucuların da hedef alınmasının bilinçli bir tercih olduğu kaydedilen yazıda, böylece devletin bölgede pasifleşen korucu politikasını canlandırmak ve bu kesimi PKK ile karşı karşıya getirmek istediği öne sürüldü. HPG imzasıyla yayınlanan açıklamanın sonunda, Türkiye’de kamuoyu başta olmak üzere, halkı, siyasi partileri, insan hakları derneklerini ve demokratik sivil toplum örgütlerini bu olayları araştırarak faillerini ortaya çıkarmaya davet eden bir çağrı da yer alıyor.

Minibüsün taranması olayının ardından Demokratik Türkiye Partisi (DTP) olayı kınayan ve araştırılmasını isteyen bir açıklama yapmıştı.