www.soL.org.tr
Berlin-Moskova hattında sıcak mesajlar
18 Mayıs 2008, Pazar

Almanya Dışişleri Bakanı Steinmeier'in Rusya ziyaretinde karşılıklı verilen sıcak mesajlar yeni bir ittifakın habercisi mi?

DIŞ HABERLER Almanya Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier'in Rusya ziyareti iki ülke arasındaki ilişkilerin önümüzdeki dönemde daha da yakınlaşacağının işareti oldu. Benzeri diplomatik ziyaretlerle karşılaştırıldığında uzun bir süreye, 5 güne yayılan Almanya ziyareti boyunca Steinmeier Devlet Başkanı Dimitri Medvedev, Dışişleri Bakanı Lavrov ve bir dizi diğer yetkiliyle görüştü. Alman Bakan, Medvedev'in resmen devlet başkanlığı görevine başlamasının ardından görüştüğü ilk üst düzey yabancı yetkili oldu. Medvedev ise gelecek ay Almanya'yı ziyaret edeceğini açıkladı.

Başbakan Vladimir Putin'le de görüşmek isteyen Steinmeier'e ret cevabı geldiyse de, bu Putin'in Medvedev'in Devlet Başkanı olmasının ardından protokole saygı göstermesi olarak yorumlandı. Steinmeier buna karşın, önceki gün Putin'e en yakın isim olan Birinci Başbakan Yardımcısı İgor Şuvalov'la görüştü.

Steinmeier Rusya'ya yalnızca Almanya-Rusya ilişkilerini değil, aynı zamanda Avrupa Birliği-Rusya ilişkilerini görüşmek için gitti. Çarşamba günü Yekaterinburg'da Lavrov'la görüşen Steinmeier, AB ve Rusya arasındaki ilişkilerin, Almanya-Rusya arasındaki ikili ilişkiler düzeyine çıkması gerektiğini söyledi.

AB ve Rusya arasındaki ortaklık anlaşmasının yenilenmesi, Polonya ve Litvanya'nın vetoları nedeniyle engellenmişti.

Steinmeier bu ay sonu düzenlenecek olan AB dışişleri bakanları zirvesinde bu konunun ele alınacağını umduğunu söyledi.

Steinmeier'in Rusya ziyareti Avrupa sermayesi tarafından da memnuniyetle karşılandı. Avrupa'nın en büyük patron örgütü olan Avrupa İşadamları Derneği Başkanı Frank Schauff, Steinmeier'in Medvedev'le hemen görüşmesinden memnuniyet duyduğunu ve bunun "yapıcı bir işaret" olduğunu belirtti.

Büyüyen ticaret
İki ülke arasındaki ticaret de giderek artıyor. Almanya'nın Rusya'ya ihracatı 2006'da 23,73 milyar avro olarak kaydedilirken, 2007'de 28,7 milyar avroya yükseldi. Buna karşın, enerji fiyatlarındaki hızlı yükselişe karşın, Rusya'nın Almanya'ya ihracatı aynı dönemde 30,1 milyar avrodan 28,7 milyar avroya düştü. Rusya'nın Almanya'ya ihracatı büyük ölçüde hidrokarbonlardan oluşurken, Almanya'nın Rusya'ya ihracatının çoğunluğunuysa ağır makineler oluşturuyor.

Alman şirketleri de geçen yıl Rusya'da enerji sektörü başta olmak üzere 3, 4 milyar dolarlık yatırım yaptılar.

Almanya-Rusya arasındaki bahar havasının, Avrupa Birliği'nin kimi sıkıntılarını geride bırakmaya dönük adımlar attığı bir döneme denk gelmesi tesadüf değil. 2005'te reddedilen Avrupa Anayasası'nın yerine geçecek olan Lizbon Anlaşması'nın tüm üye ülkelerce onaylanmasının ardından dünyadaki konumunu yeniden tanımlamaya başlaması beklenen AB'nin, uzun zamandır gündemde olan ve Avrupa emperyalizmi açısından kritik önem taşıyan Avrupa Ordusu projesini de yaşama geçirmesi bekleniyor.

Askeri işbirliği olasılığı
ABD'nin söz konusu Avrupa Ordusu'nun NATO bünyesinde kurulması ve böylece kendi kontrolünde kalması yönündeki ısrarına karşın, Avrupa ülkelerinin ilk aşamada NATO bünyesinde kurulsa bile, Avrupa Ordusu'nun kısa sürede müstakil bir yapı kazanmasını arzuladıkları biliniyor.

Emperyalist maceralar konusunda ABD Ordusu'yla rekabet edecek bir ordu kurmak için teknoloji ve altyapıdan yoksun olan AB'nin bu konuda silah ve havacılık sektörlerini diri tutan ve halihazırda geniş bir cephaneliğe sahip olan Rusya'yla işbirliği yapabileceği düşünülüyor.

Söz konusu projenin önündeki en büyük engelinse, Orta Avrupa'daki eski sosyalist, yeni AB üyesi ülkeler olduğu düşünülüyor. ABD ile yakın olan ve Rusya'yla işbirliğine şiddetle karşı çıkan söz konusu ülkelerin AB-Rusya yakınlaşmasının önünde engel oluşturmaları halinde AB içinde hesaplaşma yaşanması ihtimali üzerinde duruluyor.

yazici   mail