www.soL.org.tr
Cinayete tepkiler...
20 Ocak 2007, Cumartesi

Hrant Dink'in öldürüldüğü gün, sokağa dökülen insanlar farklı duygu ve değerlendirmelere sahipti. Eyleme katılanlardan görüş aldık... 

Sarven Bediyan: Nasıl değerlendireyim. Vahim bir olay. Acı bir olay. Konuşanı susturmak mı lazım? Ne konuştu bu çocuk. Özgürlükten yana. Milliyetçiden daha milliyetçiydi o…

Fahri Karasu: Türkiye’de düşünce özgürlüğüne vurulan en büyük darbedir. Bu son olmayacak. Demokrasi güçleri karşısında durmazsak devam edecek. Önümüz aydınlık değil.

Ertan Adis: Sıcak bir gündem. Meclisin Kuzey Irak’a girmesiyle, Cumhurbaşkanlığı seçimiyle, Ermeni kiliselerinin açılışının olduğu, tarih üzerine tartışmaların yaşandığı bu süreçte böyle bir olayın yaşanması vahimdir. Türk yutseverliğe, ilericilerine aydınlarına vurulmuş en büyük darbedir. Bunu geçmişte yaşadık. Bunu arkasında derin devlet ve onun işbirlikçileri vardır. Bu ölümler devam edecektir. Bizler birlikteliğimizi ve inancımızı yitirmeden bunula mücadele etmeye devam edeceğiz diyorum.

Ümit Şahin: Çok bildiğim yok aslında Hrant Dink hakkında. Linç olayları oldu daha önce. Faşistlerin daha önce mahkemelerde saldırıları oldu. Bunlara yönelik çok ciddi bir tepki vardı. Her renkten insan var burda. Devrimciler, komünistler, anti-faşist insanlar. Ortak bir kesim. Çünkü çok ciddi bir tepki birikmişti. Burda onun tepkisi gösteriliyor şu anda.

Valentina Gasparyan: İnsanlığın en büyük kaybı.

Ahmet Sezgin: Katledilidi Hrant Dink. Devlet bu yolları açtı. Yurtdışına gösteri yapmak için. Normalde Taksim’e çıkmaya izin var mı? Yok. Niye? Onuru kurtaracaklar…

Eren Keskin: Hrant Dink cinayeti bence Teşkilatı Mahsusa’dan bu yana Ermenilere yönelik uygulanan soykırımın bir parçasıdır. Bunun tek sorumlusu da Şemdinli’de yakalanan sanıklara iyi çocuklar diyenlerdir. Türk militarizmidir. Türk Genelkurmayıdır. Onları koruyan kollayan Türkiye’de ordudur. Demokrasini önündeki en büyük engel ordudur. Bence bütün okların buraya çevrilmesi gerekir. Bu hem AB sürecine sıkılmış bir kurşrun. Hem Cumhurbaşkınlığı seçimlerine ilişkin hükümete yönelik bir gözdağı, hem de bence Türkiye’de ve Kürdistan’da ya da bu topraklarda yaşayan tüm muhaliflere yönelik bir gözdağıdır. Böyle değerlendiriyorum.

Leyla Demir: Bugün Türk olduğum için utanıyorum...

yazici   mail