Hrant Dink’in cenaze töreni, halkların arasına düşmanlık tohumları eken emperyalizme karşı mücadelede sıçrama tahtası olabilecekken düzen siyasetçilerinin emperyalistlere yaranmaya dönük gövde gösterisine dönüştürülmeye çalıştırılıyor.
soL Genel yayın yönetmeni olduğu Agos gazetesinin önünde Cuma günü katledilen Ermeni kökenli gazeteci Hrant Dink’in cenaze töreni bugün saat 11’de gazetenin Osmanbey’deki bürosunun önünde başlayacak. Yapılacak konuşmaların ardından katılımcılar Taksim üzerinden defin işleminin yapılacağı Kumkapı’ya doğru yola çıkacaklar. Elmadağ civarında kitleden ayrılacak olan Dink’in naaşı Kumkapı’daki Ermeni kilisesine gönderilecek ve burada Ermeni Türkiye Ermenileri Patriği Mesrob II’nin başkanlığında dini tören düzenlenecek. Cenaze kortejinin Kumkapı’ya varmasının ardından Dink’in naaşı Balıklı Ermeni Mezarlığı’nda defnedilecek.
Süresi ve yürüyüş güzergahının merkezliği açısından Hrant Dink’in temsil ettiği ilerici fikirlerin savunulması ve Hrant Dink’in ölümüne neden olan, iki halkın arasına nefret tohumları serpen emperyalistleri ve işbirlikçilerini teşhir ve protesto etmek açısından önemli olanaklar sunan tören, düzenleme komitesinin tutumu nedeniyle AKP başta olmak üzere düzen partilerinin gövde gösterisine ve hükümetin “birlik” şovuna dönüştürüldü.
19 Ocak’taki protesto gösterilerine solcuların yoğun katılımından rahatsız olduğu anlaşılan tertip komitesi, bugünkü cenaze töreninde solcuların etkisinin hissedilmemesi ve ilerici, anti-emperyalist bir mesaj verilmemesi için elinden geleni yaptı. Komiteyi oluşturan Agos Gazetesi avukatı Fetiye Çetin, DİSK Genel Sekreteri Musa Çam, İstanbul Meslek Odaları Koordinasyonu adına Tayfun Mater ve ÖDP Genel Başkan Yardımcısı Hakan Tahmaz’ın imzasıyla yayımlanan çağrı metninde törenin “pankartsız ve slogansız, sessiz” gerçekleşeceği yönündeki direktifleri dikkat çekti. Bu tavırlarına “Hrant Dink öyle istemişti” dışında bir açıklama getirmeyen tertip komitesinin, kararı eleştiren örgütleri törenden dışlama çabası ve provokasyon tehditleri, söz konusu kararın Dink’in arzusundan değil, tertip komitesinin sansürcü zihniyetinden, Dink’in ömrü boyunca karşısında mücadele ettiği sansürcü zihniyetten kaynaklandığı görüldü. 19 Ocak’ta İstiklal Caddesi’nde yankılanan anti-emperyalist ve anti-faşist sloganlara tahammül edemeyen tertip komitesi, “Hepimiz Hrant Dink’iz, hepimiz Ermeni’yiz” pankartıyla işi geçiştirme çabası içindeydi.
Öte yandan sol söz konusu olduğunda Hrant Dink’in arzusunu gerekçe göstererek cenaze töreninin gösteriye dönüşmemesi gerektiğini hatırlatanlar, törenin emperyalistlerin ve hükümet temsilcilerinin şovu haline getirilmesine itiraz etmiyorlar.
Hrant Dink'in cenaze törenine hükümeti temsilen Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin ile İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu katılıyor. CHP’nin cenazeye İstanbul milletvekillerinden oluşan bir heyetle katılacağı belirtilirken, Anavatan Partisi Genel Başkanı Erkan Mumcu, DSP Genel Bakanı Zeki Sezer ve SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın’ın da cenaze töreninde hazır bulunacakları bildirildi.
Çoğunluğu Hrant Dink’in 301’inci maddeden yargılanıp hüküm giymesine desteğini esirgememiş olan bakan ve milletvekillerinin cenaze törenine katılmalarının şov amaçlı olduğu biliniyor. Cinayetin ardından emperyalistlerle pazarlıklarında mevzi kaybeden işbirlikçiler, törene katılarak ellerini güçlendirme çabası içindeler.