HABER MERKEZİ Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in, gazete bürosunun önünde silahlı saldırı sonucu katledilmesi Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi öğretim elemanları tarafından protesto edildi. AÜ İletişim Fakültesi önünde bir araya gelen akademisyenler, sadece Dink’in katillerini değil, bu eyleme zemin hazırlayan medyayı da kınadı.
“Bağımsız ve muhalif bir gazeteciydi”
Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi önünde saat 13:00’te bir araya gelen öğretim elemanları, bir basın açıklaması yaparak Hrant Dink’in öldürülmesini protesto ettiler. Öğretim elemanları adına Doç. Dr. Nurcan Törenli’nin okuduğu basın açıklamasında gazeteci Hrant Dink’in, dil, din, etnik köken farklılıklarını bu ülkenin kültür zenginliği olarak algılayan, Türkiye'nin birliği için çalışan, farklılıkların hoşgörü ve uzlaşma ortamında ifade edilmesini hayat felsefesi haline getiren, tekel medyasından uzak, bağımsız ve muhalif bir gazeteci örneği olduğu belirtildi. Saygın bir gazeteci, düşünce, ifade ve basın özgürlüğü mücadelesinin onurlu bir temsilcisi olan Dink’in ülkemizde gerçek barışın, kardeşliğin, özgürlüğün yaşamasını genel ya da özel çıkarları adına "zararlı" gören birtakım güçler ve onların açık destekçilerince katledildiği ifade edildi.
“Gizli destekçiler de hesap vermeli”
Basın açıklamasında ayrıca, “her gün bir öncekilerle ilintisiz manşetlerle, fotoğraflarla, sözcüklerle, köşe yazılarıyla şiddet dolu bir yaşamı yeniden kuranların, haber diline bazen açıktan bazen de sinsice sızan ırkçı, şoven, cinsiyetçi dili her gün yeniden üretenlerin, 17 yaşındaki bir katilin ağzına ‘basından etkilendim’ ifadesini yerleştirebilmesinde dahli olduğunu düşünmek için yeterince kanıta sahibiz.” ifadesine yer verildi. Basının da eleştirildiği açıklamada bu dili yeniden üretenlerin, toplumu düşünsel üretimden ve düşünsel kavgadan uzaklaştıranların, yani katliamın gizli destekçilerinin artık hesap vermesi gerektiği vurgulandı.
Açıklamada, son olarak, “İletişim eğitim ve öğretimi ile uğraşan bilim insanları olarak bizler, Hrant Dink'in katledilmesini, yetiştirdiğimiz ve yetiştirmekte olduğumuz öğrencilerin gelecekleri açısından kaygı verici buluyoruz ve düşünce özgürlüğünün temsilcisi olarak özgür basına karşı gerçekleştirilen bu saldırıyı şiddetle kınıyoruz” denildi.