Vanlı Yurtsever Cephe üyeleri, düzenledikleri etkinlikte “bağımsızlık” için 1 Mayıs’ta Taksim’de olacaklarını belirttiler.
Etkinliğin açış konuşmasında şu an ülkemizin içinde bulunduğu süreç değerlendirilerek kitleleri bugün harekete geçirmesi gereken olgunun laik/anti-laik ikileminden öte anti-emperyalizm ve sınıflar arasındaki mücadele olması gerektiğinin altı çizildi. Buna belki de en güzel örneğin yetmişli yıllarda, önemli bir dönüm noktası olan 1 Mayıs 1977 ile verildiği belirtildi. Bu tarihin devrettiği en önemli mirasın, emekçilerin ancak sınıf bilincine sahip olduklarında, egemenlere etkili bir mesaj verebilecekleri vurgulandı.
Yurtsever Cephe Van üyelerinden Erkan Bozboğa’nın gerçekleştirdiği sunumda ise işçi sınıfı tarihinden kesitler sunuldu. Bozboğa ülkemizdeki ilk 1 Mayıs kutlamasından ilk grevlere, işçi sınıfının mücadele etmeyi öğrendiği yetmişli yıllara geldiği süreçlerden çeşitli tarihsel noktaların altını çizerek 1980 sonrasındaki 1 Mayıs kutlamalarına değindi. İşçi sınıfının mücadele ettikçe ayakta kalabildiğine vurgu yapan Erkan Bozboğa günümüzde de işçi sınıfının ekonomik mücadelesi ile siyasi mücadelenin ve anti-emperyalist mücadelenin birleştirilmesi gerektiğinden bahsederek konuşmasını sonlandırdı.
Sorun "şerit ihlali" değil
Etkinlikte 1 Mayıs 1977 görüntüleri ve Yurtsever Cephe’nin yer aldığı 1 Mayıs görüntülerinden oluşan sinevizyon gösteriminden sonra son konuşmacı YC Van üyesi Hakan Bayram, 1 Mayıs 2007 önemine ilişkin bir sunum gerçekleştirdi. Bayram, konuşmasına Kapadokya’ya giderken trafik kazasında ölenleri örnek vererek başladı. yaşadığımız düzenin küçücük bedenleri ölümle tanıştırdığını, miniklerin şerit ihlali ve benzeri sebeplerle değil kapitalistlerin daha fazla karayolu, daha fazla araç ve buna dayanan kâr mantığından öldüklerini ileterek neye karşı mücadele ettiğimizi hiçbir şekilde unutmamamız gerektiğini dile getirdi. Bayram, bu seneki 1 Mayıs’ın her zamankinden daha kitlesel kutlanmasının ve devrimci niteliğinin öne çıkmasının önemine değinerek bu güne kadar konserlere, apolitik organizasyonlara açılan ancak emekçilere kapatılan Taksim’in, 1 Mayıs meydanı olduğunu herkesin hatırlayacağı bir 1 Mayıs beklediklerini dile getirdi. Türkiye’nin en doğusundan İstanbul Taksim’e doğru yola çıkıyor olmanın anlamının farkında olunması gerektiğini söyleyerek konuşmasını sonlandırdı. Etkinlik müzik dinletisi ile son buldu.
Önceki gün YC Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Öğrencileri’nin yaptığı toplantı ile hem 1 Mayıs’a hem de sonrasında yapılacak Bağımsızlık Yürüyüşü’ne katılma kararı alınmıştı.
![]() | Arınç’tan Erdoğan'a Özal benzetmesi |
![]() | FKÖ: Yedi yılda 900 çocuk öldürüldü |
![]() | Alman askerlerine ırkçılık eğitimi |
![]() | 5 Kübalı Yurtsevere Özgürlük |