HABER MERKEZİ ABD ve İsrail, Lübnan’a konuşlandırılması planlanan uluslararası gücün çatışma yetkisine sahip olmasını istiyor. Rice’ın Ortadoğu ziyaretinde ayrıntıları ele alınan planlara göre uluslararası gücün standart bir Birleşmiş Milletler gücü değil, barışı kuvvet kullanarak empoze edecek bir istikrar gücü olması konusunda iki devletin anlaştığı bildiriliyor. ABD ve İsrail, bu gücün NATO önderliğinde kurulmasını tercih ettiklerini de belirtmişlerdi.

Oluşturulacak gücün ağırlıklı unsurlarından biri olabileceği söylenen Türkiye’den ise kaygı dolu açıklamalar geliyor. Türkiye bölgeye gitmek için önce ateşkes sağlanmalı derken, gücün konuşlanacağı yerin ve görevlerinin açıklığa kuvuşturulmasını istiyor.

ABD’nin Ortadoğu planlarına ortaklığını çeşitli kereler teyit eden Türkiye’nin beklentilerinin karşılanmamasından dolayı tedirgin olduğu ve gelişmeler karşısında yön tayininde zorlandığı bildiriliyor.

Filistin ve Lübnan’ı işgale yönelen İsrail’in onayıyla bölgeye yerleşecek gücün bölge halkları tarafından İsrail’in temsilcisi olarak görüleceğini, bunun da Türkiye’de iktidardaki hiçbir kurumun taşıyamayacağı bir yük olduğunu belirtiliyor. Türkiye, bu görünümün azaltılması için Lübnan’a konuşlandırılacak gücün BM gücü olmasını istiyor.

ABD ve İsrail’in çatışma yetkisine sahip bir güç konusunda bastırmaları ise Ankara’nın endişelerini artırıyor. Türkiye önce barışın sağlanmasını, sonra Lübnan’a güç yerleştirilmesini savunurken, çatışmaların durulduğu bir Lübnan’a girebileceğinin sinyallerini verdi.

İsrail tarafındansa, yerleştirilmesi düşünülen gücü kendilerinin başladığı işi tamamlayacak bir kuvvet olarak gördüklerine dair açıklamalar gelmeye devam ediyor. İsrailli yetkililer yerleştirilecek gücün mevcudunun 20.000’e kadar çıkabileceğini bildirirken, Hizbullah’ı silahsızlandırmak için gereken donanıma sahip olmasını da talep ediyorlar.