“Halkımıza, basına ve kamuoyuna,

1962 yılından bu yana, adı Küba’ya yönelik insanlık dışı saldırılar, cinayetler, katliamlar ile özdeşleşmiş bir katil olan Luis Posada Carriles sonunda ABD’de bulunduğu cezaevinden salıverildi.

2005 yılında ABD’ye yasadışı yollardan giren bu canavar, Küba ve Latin Amerika halklarına karşı işledği sayısız kıyımdan dolayı tutuklanması ve yargılanması gerekirken, sadece bu ülkeye yaptığı yasal olmayan girişten dolayı bir cezaevinde tutuluyordu.

Carriles’in ABD’ye hizmeti Küba Devrimi’nin ilk günlerine uzanmaktadır. Carriles, ABD belgelerinde açık bir şekilde yer aldığı gibi, Küba devriminin hemen ardından yaklaşık 45 yıl boyunca CIA için çalışmış bir katildir. Domuzlar Körfezi; ardından Venezuela gizli polisinde ilerici Venezuelalılara karşı korkunç işkenceler; 1973’de Şili’de faşist darbeciler ile birlikte çalışılması; Salvador Allende’nin Dışişleri Bakanı Orlando Letelier’nin ABD’de sokak ortasında acımasızca katledilmesi; 1976 yılında Venezuela’dan Havana’ya giden bir sivil yolcu uçağının havada iken infilak ettirilmesi ile 73 yolcusunun katledilmesi; 1990’lı yıllarda Havana’da turistik tesislere C4 patlayıcılar ile saldırılar düzenlenmesi; bunlardan 1997 yılında düzenlenen bir tanesinde genç bir İtalyan turistin katledilmesi; 2000 yılında, Panama’da Fidel Castro’nun üniversite öğrencilerine bir konuşma yapacağı amfide yalnızca Fidel’in değil, çok sayıda öğrencinin de katledilmesi ile sonuçlanacak olan, son anda Küba İstihbarat Servisi’nin çabaları ile önlenen katliam girişimi…

Luis Posada Carriles’in ABD’nin hizmetindeki yaşamı bunlarla doludur.

Ve şimdi bu katil, hakkındaki bütün bu suçlamalar ABD belgelerinde açıkça ortaya konmuş olduğu halde, kendisi insanlığa karşı işlediği bu suçları daha önce televizyon kanallarında, gazetecilerle söyleşilerde açıkça kabul etmiş olduğu halde, ABD mahkemeleri tarafından serbet bırakılmış ve özgür bir insan olarak sevgili dostu, iş arkadaşı ve kendisi gibi bir katil olan Orlando Bosch’un özgürce yaşadığı kente, 5 Kübalı kahramanın bu gibi terörist saldırırları önlemek soylu görevi için gittikleri Miami’ye gitmiş bulunmaktadır. Sadece bu olgu bile Carrilesin değil, asıl 5 Kübalı kahramanın özgürlüklerine kavuşmalarının gerekliliğini ortaya koymak için yeterlidir.

ABD yönetimi bu katilin mahkemeler tarafından salıverilmemesi için parmağını kıpırdatmamıştır.

Çünkü bu katili besleyen, işe alan, yönlendiren, koruyup kollayan, yine ABD yönetimidir.

ABD’nin, bütün bu insanlık dışı eylemlerine rağmen bu katilin özgür kalmasına izin vermesi ve bunu mümkün kılmak için elinden geleni yapması, insanlığın adalet duyusuna ve vicdanına yönelik bir saldırı, bir meydan okumadır.

Bu meydan okuma, ahlaktan, ilkelerden, insanlık değerlerinden yoksun bir utanmazlıktır.

José Marti Küba Dostluk Derneği Luis Posada Carriles adlı katilin salıverilmesini şiddetle kınamaktadır.

Şimdi ülkemizin namuslu, dürüst, onurlu insanlarının, aydınların, bilim insanlarının, sanatçıların, öğrencilerin, emekçilerin ABD’nin bu utanmazlığına karşı onurlu Küba halkının yanıbaşında yer almalarının zamanıdır.

José Marti Küba Dostluk Derneği halkımızı onurlu Küba halkı ile dayanışmaya, sesini onun sesine katmaya, yüreğini Küba halkının yüreğinin yanıbaşına koymaya çağırmaktadır.

Luis Posada Carriles insanlığa karşı işlediği suçlardan dolayı derhal tutuklanmalıdır. ABD yönetimi, Bolivarcı Venezuela Cumhuriyeti ile arasında hâlâ geçerli olan anlaşmaları çiğnemeye son vermeli ve bu eli kanlı teröristi yargılanmak üzere derhal Venezuela’ya iade etmelidir.”