www.soL.org.tr
Meclisin üç maymunu, hiçbiri susmuyor
6 Şubat 2008, Çarşamba

Türbanın serbest bırakılmasına yönelik anayasa değişikliğinin birinci turu bugün Meclis Genel Kurulu'na geliyor. Önce görüşmelerin yapılacağı, ardından ilk tur oylamanın gerçekleştirileceği toplantı öncesinde gündemde Baykal, Bahçeli ve Erdoğan arasındaki kısır atışmalar vardı.

HABER MERKEZİ Anayasa'nın 10 ve 42. maddelerinde türban yasağının kaldırılmasını sağlayacak değişiklikler yapılmasını öngören anayasal düzenleme bugün Meclis Genel Kurulu'nda görüşülecek. İlk tur görüşmelerin ve oylamanın yapılacağı toplantı saat 15:00'te başlayacak.

Dün, görüşmelerin başlamasından önceki son gündü ancak tartışmanın tarafları arasındaki atışmalar geçen günlere göre büyük bir değişiklik göstermedi. Günün tek ilginç olayı MHP Genel Merkezi önüne siyah çelenk bırakmak isteyen emekli askerlerin MHP'lilerce tartaklanmasıyken; Baykal, Bahçeli ve Erdoğan arasındaki kısır atışmalar devam etti.

Erdoğan: Laiklik tartışılmaz, yaşanır
Laikliğin Anayasa'ya konmasının 71. yıldönümü münasebetiyle bir mesaj yayınlayan Başbakan Erdoğan, "laikliğin ayrıştırıcı değil, birleştirici bir ilke olması gerektiğini" söyledi. Yetmiş yıldır kimsenin hatırına getirmediği bir yıldönümünü  bu vesile ile kullanan Erdoğan, açıklamasında gündemdeki tartışmalar ile ilgili olarak "bütün cumhuriyet değerlerimiz gibi laiklik ilkesini de her türlü gündelik siyasi tartışmanın üstünde tutmaya büyük özen ve dikkat göstermeliyiz" ifadelerine yer verdi.

Önceki açıklamalarında türbanın siyasi bir simge olduğunu ve bunun sakıncalı olmadığını ifade etmiş olan Erdoğan'ın bu sözleri, laikliği sözde "siyaset üstü" bir mertebeye yükselterek siyaset dışına atma çabası olarak yorumlandı.

Baykal: Türban bir "yanlış yorum"
CHP grup toplantısında konuşan Deniz Baykal ise, türbanı siyasi içeriğinden tamamen bağımsız ele alarak bir "örtünme biçimi" olarak yorumladı. Örtünmenin sadece islamda değil bütün dinlerde olduğunu söyleyen Baykal, örtünmenin ayrıca "evrensel bir medeniyet kuralı" olduğunu iddia etti.

Türbanı, siyasi içeriğine vurgu yapmaktansa bir kişisel tercih olarak ele alan Baykal, konuşmasının önemli bir bölümünü müslümanlıkta kadınların saçlarının ne kadarını örtmeleri gerektiğine dair yapılmış fıkıh tartışmalarını özetlemeye ayırdı. Konuşmasının bu bölümünü "bir vatandaşın bu İslami yorumlarından en radikal olanını, yani ‘saçın bir tek teli bile gösterilemez' anlayışını benimsemiş olmasını hepimizin saygıyla karşılaması gerekir" sözleriyle sonlandıran Baykal, sorunun bir örtünme biçiminin Anayasa kuralı haline getirilmesinden ibaret olduğunu öne sürdü.

Konuşmasının ilerleyen bölümlerinde bu konuya tekrar dönen Baykal, laiklik ile muhafazakarlığın çatışmayan kavramlar olduğunu iddia etti. "Dinin en doğru anlamda toplumda giderek daha etkin olması çok güzel bir şey" olduğunu öne süren Baykal, sorunun "yanlış bir dinsel yorumun dayatılması" olduğunda ısrar etti.

Bahçeli: Kimse bize hiçbir şey öğretemez
MHP grup toplantısında bir konuşma yapan Devlet Bahçeli ise, kimsenin MHP'ye laikliği ve cumhuriyeti öğretemeyeceğini söyledi. MHP'yi cumhuriyet ve laiklik karşıtı olarak niteleyenlerin "küstah" olduğunu iddia eden Bahçeli, partisinin Türk-islam sentezci çizgisini Anıtkabir ile Kocatepe Camii arasında bir halat olarak tasvir etti.

Bahçeli konuşmasının önemli bir bölümünü parti mensuplarına "tahriklere karşı uyanık olun" uyarısında bulunmaya ayırdı. Bu başlıkta Türkiye Emekli Subaylar Derneği'nin (TESUD) MHP'li milletvekillerine yönelik yazdığı ve türban başlığındaki AKP-MHP işbirliğini eleştiren mektuba değinen Bahçeli, bunun "partilerinin iradesine ve görüşlerine ipotek koyma"ya yönelik bir girişim olduğunu öne sürdü.

Bahçeli'nin bu tavrı, MHP'nin türban başlığında, geleneksel oy tabanının bir bölümüyle ters düşmüş olmasından doğan gerilimin bir sonucu olarak yorumlandı. Türban konusunda AKP ile işbirliği yapan MHP'nin tavrı, seçimden önce CHP-MHP koalisyonu hesapları yapılırken takındığı sözde "irtica karşıtı" tavır ile ciddi bir tezat oluşturuyor.

Bahçeli'nin tahrik vurgusu gün içerisinde yaşanan bir olaya da dayanıyor. Dün sabah saatlerinde MHP Genel Merkezi önüne siyah çelenk bırakan bir grup TESUD üyesi, Bahçeli'nin konuşmasında değindiği mektubu basına dağıtarak bir basın açıklaması yapmak istemişti. Bu sırada parti binasından çıkan MHP'liler, TESUD üyelerine saldırmış, ayrıca bina önüne bırakılan çelengi de kırıp kafalarına atmışlardı.

yazici   mail