KKE Avrupa Parlamentosu Grubu da, dün yaptığı açıklamada bu girişimin tarihi çarpıtarak ideolojik bir Ortaçağ ve bir karartma yaratmayı hedeflediğini belirtti.

“Yeni bir Engizisyon gibi…”
YKP tarafından yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı:

“Yeni bir Engizisyon gibi, bu adım da kapitalizme karşı çıkanları ve onu yıkmak için uğraşanları susturmaya ve karalamaya yöneliktir. Daha önce defalarca denendiği gibi şimdi de faşizm ve komünizm, faşist rejimlerle ve sosyalist rejimler eşitlenmeye çalışılıyor. Bu girişim kapitalizmin gerçek çocuğu olan faşizmin canavarca ve insanlık dışı teorisi ile insanlık tarihinin bilinen en ilerici teorisi olan komünizmin öncü ve insancı teorisiyle bir tutmayı amaçlıyor.”

Açıklamada “sosyalizmin suçları” iddiasını ön plana çıkararak ve tabii faşizme karşı mücadelede ölen milyonlarca komünistin varlığı inkar edilerek emperyalizm tarafından dün ve bugün dünyanın dört bir yanında işlenen büyük suçların unutturulmak istendiği vurgulandı. Yunanlı komünistler AB’nin bu tür çabalarla kapitalist barbarlığı reddeden, örgütlenerek sosyalist idealler için mücadele eden genç nesillerin akıllarını bulandırmayı da amaçladığını belirttiler.

Yunanlı komünistler açıklaması şöyle devam ediyor:

“Milyonlarca insanın kaygılarını ve umutlarını dile getirdiğimiz gerçeğinden hareketle, bu kötü orkestraya BİZ ONLARDAN KORKMUYORUZ diyerek yanıt veriyoruz.

Sınıf mücadelesi ve toplumsal devrimler, oluşumundan bu yana toplumun gelişim yasalarını oluşturmuşlardır. Bu toplumsal yasalar, AB ve diğer emperyalistler istediler diye yürürlükten kalkmaz; tam tersine, onların bu girişimleri, tarih konusundaki cehaletlerinden başka bir şeyi ortaya koymaz; tıpkı, Engizisyonun yasaklamasına rağmen dünyanın dönmeye devam etmesi gibi. Bugün sosyalizm ve barbarlık arasında tercih yapmak durumunda olmamız, toplumsal mücadelelerin önemini daha da arttırmaktadır. Bu mücadeleler, toplumsal ilerlemenin öncülerinin ve sömürüyü ortadan kaldıracak güçlerin sesini kısmaya çalışanların korkulu rüyası olacaktır.

Emperyalistlerin ideolojik bir kalıbı dayatma çabaları ve terör taktikleri, kendi politikalarına karşı halktan yükselen genel memnuniyetsizlikten duydukları korkuyu göstermektedir. Her zaman olduğu gibi bugün de, komünistler ve ilericiler, AB’nin kaba antikomünizm çabalarını boşa çıkarmak ve halkın sosyalizm mücadelesini örgütlemek için en ön saflarda olacaklardır.”

Daha önce de denediler

Avrupa Konseyi, 2006’da da Sovyetler Birliği’ni Nazi Almanya’sıyla denk tutma ve komünizmi “kınama” girişiminde bulunmuş; girişim, ilerici çevrelerin çabalarıyla püskürtülmüştü.

AB Adalet Bakanları, geçen yıl Nisan ayında birliğe üye ülkelerde ırkçılık ve yabancı düşmanlığını suç olarak kabul etme kararı almıştı. Polonya ile bazı eski sosyalist ülkelerin gerici yönetimleriyse Stalin dönemindeki “suçların” karara eklenmesini istiyor.