www.soL.org.tr
Şu çılgun piroletarya
Laz Marks 19 Eylül 2006, Salı

(Yılmaz Okumuş)
Geçen gün bizum finduk üreticisi uşaklar yeri göği inleterek yüruyince egemenlerun yüreği ağzina geldi. A Çe Pe'nun feodal tacirleri, "Devlete karşu geleyiler..." diye Ordu'daki eylemi karalamaya çaliştilar ama yillardur bu kadar kalabaluği bir arada görmeyen bizum Sementa Recep, hala beyuk bir hayranlukla eylemi anlatmakta.

Sementa Recep, "Ben boyle kalabaluk görmedum Laz Marks emice." dedi. Uşağum dedum, sen asil kalabaluği 15 - 16 Haziran 1970'te görecektun. Bizumki merakla sordi, "Laz Marks emice, 15 - 16 Haziran'un önemi nedur? O gün Milli Takum, Berezilya'yi mi yendi yoksa?" Yok uşağum dedum, o gün piroletarya burjuvaziyi bir hazirluk maçinda yendi.

1970 yilinun 15 - 16 Haziran güni, işçi sinifi tarihinde ilk kez kendisi içun sokağa çikti. Oligarşinun yeminli mali müşaviri Suleyman Demirel, sermayenun gönlini kazanmak içun masasina arasira alevli meyva göndereyidi. Topi topi 10 yilluk bir sendikal kazanumi olan işçi sinifinun bu haklarini elinden almak ve sermayenun gözine iyice girmek içun, sendikalar yasasinda değişukluk yapmayi pilanlayidi. Akli sira 1963'te yasalaşan sendika, topli sozleşme ve girev yasalarinda değişuklukler yapup, piroletaryanun kazanumlarini tirpanlayacakti.

Her demokratik tepkiye, "Yurumekle yollar aşinmaz, bunlar gulu gulu dansi" diyen zihniyet 15-16 Haziran güni dehşet içindeydi. Yollar yürümekle aşinmak üzereydi. O güne kadar orta sahayi bile geçemeyen işçi sinifi, oligarşinun ceza sahasina kadar inmişti.

Piroletaryanun taktiği belliydi; topli hücum, topli müdafaa... Üç koldan yürüyişe geçen işçiler, İzmit, Gebze'den Kadiçöy'e, Levent'ten Mecidiyeçöy ve Taksim'e, Bakırçöy'den Topkapi ve Edirnekapi'ya kadar ulaştilar.

İki gün boyinca İstanbul sokaklari demokratuk haklarinun bir parçası olan, örgutlenme ve topli sözleşme haklarini koriyan yüzbinlerce emekçinun sesiyle çinladi.

Türkiye işçi sinifinun sömuriye karşu verduği mücadelede, 15 - 16 Haziran direnişinun yeri ayridur. İşçilerun kendi güçlerini kavramalari bakumindan önemli bir dönum noktasidur.

Bu direnişun ortaya koyduği mücadeleciluk ve başkalduri ruhi, bugün de hâlâ aşilamamiş bir eylem olarak tarihumuzde iz birakmiştur.

En ufak bir hak aramayi bile, "Devlete karşu mi geleyisunuz?" diyerek, bir terör eylemi gibi göstermeye çalişan bu feodal tacirlere inat; sokaklara uşaklar.

yazici   mail
Şu çılgun piroletarya
Laz Marks
Aktüel sorular
Tevfik Fikret Yılmaz