Venezuelalı komünistlerden FARC liderine saygı duruşu
Venezuela Komünist Partisi (PCV), önceki gün düzenlediği Merkez Komite toplantısında hayatını kaybeden Kolombiya Devrimci Silahlı Kuvvetleri (FARC) lideri Manuel Marulanda Velez'i alkışlayarak saygılarını sundu. PCV lideri Oscar Figueras, toplantıda FARC lideri ve Kolombiya'da oligarşiye karşı mücadelede hayatını kaybetmiş devrimciler için bir dakika saygı duruşunda bulunduklarını belirtti. PCV lideri partisiyle FARC arasındaki yakınlığın, Devlet Başkanı Hugo Chavez ve hükümetiyle ilgili olmadığını ifade etti.
Darbecilere yargı yolu
Şili'de 1974-75 yıllarında 119 solcu muhalifin öldürülmesinden sorumlu tutulan 100'e yakın eski gizli servisi görevlisi ve asker hakkında tutuklama kararı çıkartıldı. Mahkeme, 1973'te Salvador Allende'yi kanlı bir darbeyle deviren General Augusto Pinochet döneminde, Plan Colombo kapsamında muhalefetin ve halkın kaçırılarak öldürüldüğü işkence merkezlerinde görevli gizli servis üyeleriyle bu kişilerle işbirliği yapan askerlerin yargılanmasına karar verdi. Bu kararla 1990'da diktatörlüğün sona ermesinin ardından tutuklanan kişilerin sayısı önemli ölçüde arttı. Askeri diktatörlük döneminde resmi rakamlara göre 3 binden fazla kişinin kaçırılarak öldürüldüğü, 28 kişinin işkence gördüğü, 20 bin kişininse ülkeden kaçmak zorunda kaldığı belirtiliyor. Augusto Pinochet ise ileri yaşı nedeniyle işlediği suçlardan ceza almadan 2006'da öldü.
Ayrımcılığa karşı adil ücret talebi
Güney Afrika Komünist Partisi, ülkede yabancı işçilere yönelik saldırılara karşı insani yardımlara katkı koyacağını ve gerici eğilimlerin önlenmesi amacıyla halka yönelik çalışmalara hız vereceğini açıkladı. Tarım, inşaat ve turizm sektöründe göçmen işçilerin düşük ücretlerle çalıştırılmasına karşı çıkan parti, ucuz iş gücünü temel alan ayrımcılığın önlenmesi için tüm işçileri hak ettiği paranın verilmesi gerektiğini vurguladı. Parti yoğun çatışmalara sahne olan Gauteng bölgesindeki yabancı işçilerin çalıştığı yerlere ziyaretler düzenleyeceğini bildirdi. Ülkede son dönemde komşu Afrika ülkelerinden gelen işçilere yönelik saldırılarda 50'den fazla kişi hayatını kaybetti.
"Çin depremi Tibet politikasının sonucu"
Oyuncu Sharon Stone, Fransa'da Cannes Film Festivali'nde Çin'de meydana gelen ve 67 binden fazla kişinin öldüğü depremin, Çin yönetiminin Tibet'e karşı davranışının bir sonucu olduğunu söyledi. Stone, Çin'deki felaketin Budizm'de kötülük yapanların cezalandırılmasını öngören karma felsefenin bir sonucu olduğunu ile sürerek, Çinlilerin Tibetlilere ve yakın dostu olan Tibet'in ruhani lideri Dalay Lama'ya davranış biçiminden hoşlanmadığını belirtti.
Rusya'dan Afganistan'da işbirliği önerisi
Rusya, Afganistan'da uyuşturucuyla mücadele çalışmalarına katkı koyabileceğini ve uyuşturucu trafiğini engellemek amacıyla bölgede güvenliği sağlayabileceğini bildirdi. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, uyuşturucuyla mücadele için hem Afgan yetkililerin, hem de ülkedeki yabancı güçlerin "terörle mücadelesinin" desteklenmesi gerektiğini söyledi. Afganistan'ın komşularının da sürece katkı koyması gerektiğini ifade eden Lavrov, bölge ülkelerinden oluşan Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü ve Şanghay İşbirliği Örgütü'nün sahip oldukları programla uyuşturucuyla mücadele ettiklerini kaydetti.
CIA uçakları İspanya ve Portekiz'de
ABD Merkezi İstihbarat Teşkilatı'nın (CIA), terör zanlılarını taşımak için halen İspanya havaalanlarını kullanmayı sürdürdüğü belirtildi. İspanyol Radyosu Cadenaser'in, Portekiz Hava Kontrol Merkezi'nin elindeki bilgilere göre verdiğini belirttiği haberinde, geçen Aralık ayından Şubat ayına dek 2 ABD uçağının, İspanya'nın Rota Havaalanı'ndan Guantanamo'ya hareket ettiği, söz konusu bilgilerin, Portekiz tarafından Brüksel'e gönderilen belgelerden de doğrulanabileceği öne sürüldü. CIA'nın yasadışı uçuşları konusu, 23 Mayıs'ta İspanya Komünist Partisi Milletvekili Jorge Machaco'nun girişimiyle yeniden gündeme getirilmişti. Portekiz hükümeti, 2002-2006 yılları arasında, çoğunluğu askeri toplam 56 uçağın Portekiz hava sahasını ya da havaalanını kullanarak Guantanamo'ya tutuklu götürüldüğünü kabul ederken, "Sorumluluk Lizbon'da değil Washington'da" açıklamasında bulunmuştu. İngiliz sivil toplum örgütü Reprieve'nin geçen ocak ayında yayınladığı raporda, Guantanamo'ya götürülen 700'den fazla mahkumun, Portekiz havaalanları veya hava sahasından geçtiği savunulmuş, ancak Portekiz bu iddiaları yalanlamıştı.
İspanyol sosyalistlerin haç ısrarı
İspanya'da sosyalist hükümet, komünist görüşlü Birleşik Sol (IU) ve Yeşiller (ICV) partileri tarafından meclise getirilen, "resmi yeminlerde haç ve İncil'in kaldırılması" önerisine karşı çıktı. İspanya'da, her hükümetin kuruluşunda başbakan ve bakanların Kral'ın önünde hacın karşısında İncil'e el basarak yemin etmeleri başta olmak üzere, kimi kamu törenlerinde Hristiyan dinine ait simgelerin kullanılmasıyla ilgili geleneğin kaldırılmasına ilişkin öneri, bugün mecliste görüşüldü. IU ve ICV'nin başını çektiği öneriye, meclisteki diğer küçük siyasal partiler destek verse de iktidardaki Sosyalist İşçi Partisi (PSOE) ile ana muhalefetteki Halk Partisi'nin (PP) destek vermemesi nedeniyle öneri reddedildi. PSOE Meclis Sözcüsü Jose Antonio Alonso, kamu törenlerinde dinsel simgelerin kullanılmasını şart koşan hiçbir yasa bulunmadığını, dolayısıyla ortada değiştirilecek bir yasa olmadığını söyledi. Alonso, Sosyalist Parti olarak "İspanya'daki toplumsal değişimle, zaman içinde resmi törenlerde bu türden dinsel simgelerin kalkacağına inandıklarını" bildirdi.
El Sadr'dan ABD ile anlaşmaya karşı eylem çağrısı
Iraklı Şii lider Mukteda el Sadr, yandaşlarından Irak-ABD anlaşmasını protesto etmelerini istedi. El Sadr, yaptığı açıklamada, Iraklıların, "yeni bir emre ya da anlaşma iptal edilinceye kadar" her hafta cuma namazından sonra ülkenin her yerinde gösteriler yapmaları gerektiğini söyledi. Mukteda el Sadr, Amerikalılarla varılacak herhangi bir anlaşmanın halk oylamasına sunulması gerektiğini de kaydetti. Irak hükümetiyle ABD uzun dönemli bir güvenlik anlaşmasını müzakere ediyor. Irak ve ABD, Mart'ta başlayan müzakerelerde, özellikle Irak'ta uzun vadeli ABD varlığını karara bağlamaya çalışıyor.
Polonya'da öğretmenler grevde
Polonya'da binlerce öğretmen, maaşlarının iyileştirilmesi ve emeklilik haklarının korunması için 1 günlük greve gitti. Öğretmenler sendikası, ülkedeki okulların ve kreşlerin yaklaşık yarısının bu grevden etkilendiğini belirtti. Maaşlarının gelecek 2 yıl içinde 450 ile 1.000 dolar arasında artırılmasını talep eden öğretmenler, bu yıl başında yapılan 70 ile 170 dolar arasındaki artışı yeterli bulmuyor. Öğretmenler ayrıca, 50 yaşında emekli olma haklarının korunmasını ve eğitim sistemi için daha fazla para ayrılmasını talep ediyor.
BM barış gücü askerlerine taciz suçlaması
Fildişi Sahili, Sudan'ın güneyi ve Haiti'deki Birleşmiş Milletler (BM) barış gücü askerleri ve yardım görevlilerinin küçük yaştaki çocuklara cinsel tacizde bulunduğunu bildirdi. İngiliz yardım kuruluşu Save the Children'ın bu 3 ülkede yaptığı araştırma, çocukların, çatışmadan çıkan bölgelere onlara bakmak için giden kişilerin istismarına uğradığını ortaya koyarak, bu konuyu ele alacak uluslararası bir izleme örgütü kurulması gerektiğine dikkati çekti. BM, raporu yakından inceleyeceğini bildirirken, çocuklara yönelik cinsel tacizin en ürkütücü yanının, çocukların bu durumu açıklamaktan çok korkmaları nedeniyle bu tür vakaların gizli kalması ya da suçluların cezalandırılamaması olduğu belirtildi. Fildişi Sahili'nde yaşayan 13 yaşındaki bir kız çocuğu, BBC'ye, 10 BM barış gücü askerinin, evinin yakınındaki bir tarlada kendisine tecavüz ettiğini anlatırken, bu askerlerle ilgili herhangi bir işlemin yapılmadığı bildirildi. Raporda, yardım görevlilerinin de kız ve erkek çocuklara cinsel tacizde bulunduklarına dikkat çekilerek, dünyada çocuk koruma sistemlerinin güçlendirilmesi için çaba gösterilmesi gerektiği kaydedildi. Save the Children'ın Fildişi Sahili'ndeki yöneticisi Heather Kerr, kurbanları desteklemek için çok az şey yapıldığını belirterek, "Bunlar azınlıktaki bir grup insan, ancak çocukları cinsel açıdan istismar etmek için güçlerini kullanıyor ve çocukların bu konuda sesleri çıkmıyor" dedi. BM sözcüsü Nick Birnback ise dünyada 200 bin kişilik personelle hizmet eden bir örgütün bu konuda "sıfır olay" hedefini garanti etmesinin imkansız olduğunu söyledi.