www.soL.org.tr
Kirli pazarlıkların yeni adresi: Türkiye
21 Mart 2007, Çarşamba

Eli kanlı işgalciler, İsrail ajanları ve Iraklı işbirlikçiler ülkemizde cirit atıyor. Topraklarımızda yapılan kirli pazarlıklar halktan gizleniyor.

soL Türkiye ABD'nin Ortadoğu'daki işgal savaş politikalarına desteğini arttırarak sürdürüyor. Irak'ın ulusal kaynaklarının emperyalistlere pazarlanması için düzenlenen donörler toplantısına ev sahipliği yapan Türkiye, şimdi de Irak direnişinin tasfiye edilmesini amaçlayan toplantı için Iraklı işbirlikçileri ve Arap ülkelerini bir araya getiriyor. İranlı eski Savunma Bakan Yardımcısı Ali Rıza Asgeri'nin ABD ve İsrail tarafından kaçırılmasına MİT'in aracılık ettiği iddiasının ortaya atılması ise Türkiye'nin ABD'nin savaş politikalarına desteğinin toplantı düzenlemenin çok ötesine geçtiğine işaret ediyor.

Irak'ı yağmalama toplantısı
Dünya Bankası ve Birleşmiş Milletler Kalkınma Grubu bünyesinde oluşturulan, iki donör fondan oluşan Irak İçin Uluslararası Yeniden İmar Fonunun (IRFFI) 5'inci Donörler Komitesi Toplantısı dün ve önceki gün İstanbul'da yapıldı.

Conrad Otel'de düzenlenen ve neredeyse tamamı basına kapalı olarak gerçekleştirilen toplantı boyunca kukla Irak yönetiminin temsilcileri, işgal yağmasından pay kapmak isteyen ülkelere "reklam" yaptılar. 19 ülkeden temsilcinin katıldığı toplantıda Irak parlamentosunda onaylanmayı bekleyen yeni petrol yasa tasarısı da gündeme geldi.

Irak heyetine başkanlık eden Irak Planlama ve Kalkınma İşbirliği Bakanı Ali Baban toplantı süresince basın mensuplarına yaptığı açıklamalarda, Irak'a yapılacak yatırımların, yatırımcılar için kârlı olduğu kadar, direniş karşısında sıkışan Irak hükümeti için de elzem olduğunu vurguladı. "Ekonomik başarı elde ettiğimizde bu güvenliğe de yansıyacaktır" diye konuşan Baban, Irak'taki direnişçileri yeneceklerini öne sürerek, yatırımcılara dikensiz gül bahçesi sözü verdi. Baban, "Saddam rejiminin yıkılmasından gayet memnunum. Irak demokratik olarak yeniden kurulan, yepyeni bir devlet. Biz artık ileriye bakıyoruz" diyerek, ülke kaynaklarının yağmalanmasına engel olan Baas Partisi iktidarının aksine, ülkenin kaynaklarını sonuna kadar sömürüye açacaklarına işaret etti.

Parayı veren düdüğü çalar
Irak'taki yatırım ve yağma olanaklarının tanıtımı yapan Iraklı temsilciler, buna karşılık ülkenin sömürüye açılması için gereken altyapının kurulabilmesi için para dilendiler. Zira ülkenin petrol ve doğalgaz kaynaklarını yapancıları petrol şirketlerine gümüş tepside sunan petrol yasası yürürlüğe girse bile, ambargo ve savaş yıllarının ardından ağır zarar gören altyapı yenilenmedikçe kaynakların sömürüsü mümkün olmayacak. Washington'un para musluklarını kapatmasıyla birlikte kaynak sıkıntısı çeken kukla Irak yönetiminin temsilcileri, direnişin ortadan kaldırılmasının da "yatırım ortamı"nın sağlanması için şart olduğuna dikkat çektiler. Baban, "Komşularımız eğer Irak hükümetinin çalışmalarını desteklerse, terörizmi ülkeden çıkarırız. Eğer Irak'a bağışlar durursa, bu, teröristlerin elini güçlendirir" diye konuşarak, Irak'ın kaynaklarını yağmalamak isteyenlerin önce ellerini ceplerine atarak kukla yönetimin direnişçilerle savaşını finanse etmeleri gerektiğine işaret etti. Eğer Irak'a bağışlar durursa, bu, teröristlerin elini güçlendirir". Toplantının sonunda gazetecilerin sorularını yanıtlayan ve toplantıyı değerlendiren Ali Baban, toplanan bağışların beklentilerini karşılamadığını söyledi.

Toplantı için gelen Ali Baban ve Irak Enerji Bakanı Kerim Vahid Hasan Başbakan Erdoğan'ın yanı sıra Dışişleri, Sanayi ve Ticaret, Enerji ve Tabii Kaynaklar bakanları ile de görüşmeler yaptılar.

Iraklı Sünnilere işbirliği teklifi
İstanbul'da yapılan diğer bir işbirlikçilere destek toplantısı ise bugün başlayacak olan "Irak'ta Siyasi İstikrarın Sağlanması İçin Irak Diyaloğu" toplantısı.

Amerikan Barış Enstitüsü (USIP) tarafından düzenlenen ve Avrasya Stratejik Araştırmalar Merkezi'nin (ASAM) ev sahipliğini yaptığı üç günlük toplantıda Irak'taki bazı Sünni grupların yanı sıra ABD, Suudi Arabistan, Ürdün ve Mısır gibi ülkelerden de katılımcılar yer alacak. Toplantıya Kürt gruplar davet edilmezken, Şii örgütlerin de toplantı protesto ettikleri ve katılmayacakları açıklandı. Tamamen basına kapalı olarak gerçekleştirilen toplantıda Irak'taki Sünni gruplara işgal karşıtı direnişe karşı tavır almaları yönünde telkinde bulunulacak.

ABD'nin bölgedeki sadık müttefikleri Suudi Arabistan, Ürdün ve Mısır'ın başını çektiği İran karşıtı bir Sünni ittifak kurma girişmelerinin Washington'u Irak'ta Sünni müttefikler bulmaya ittiği biliniyor. Sünni direnişçileri işbirlikçiliğe razı edemeyen ABD, buna karşılık bazı Sünni aşiret liderleriyle temaslarda bulunarak hem İran'a karşı cephe oluşturmayı hem de direnişi bölmeyi amaçlıyor.

Iraklı Sünnileri direnişe cephe alıp işgalciyle işbirliği yapmaya ikna etmeyi amaçlayan toplantının İstanbul'da gerçekleşmesi, ABD'nin Türkiye'ye bu yönde aktif bir rol oynama görevini verdiğini gösteriyor. Toplantı'da Kerkük ve PKK konularının da gündeme getirilmesi bekleniyor.

Bir adam kaçırma eksikti...
İranlı eski Savunma Bakan Yardımcısı Ali Rıza Asgeri'nin Türkiye'deyken kaçırıldığının ortaya çıkması ise, Türkiye'nin egemenlerinin ABD'nin savaş politikalarına destek konusunda toplantı düzenlemenin ötesinde hizmetler verdiklerine işaret ediyor. Asgeri'nin kaybolduğunun anlaşılmasının ardından ABD medyası tarafından ortaya atılan ve Türk basını tarafından da hararetle sahiplenilen Asgeri'nin ABD'ye iltica ettiği senaryosu hızla inandırıcılığını yitirirken, eski bakan yardımcısının kaçırılmış olduğu iddiası güçlendi.

Geçtiğimiz günlerde iki kez Türk makamlarına başvuran Asgeri'nin eşi Ziba Ahmedi, kocasının 9 Aralık'ta Türkiye'deyken İncirlik Üssü aracılığyla ABD ve İsrail tarafından kaçırıldığını söyledi. Eşinin ABD casusu olduğu ve kimliğinin ortaya çıkmasının ardından ABD'ye iltica ettiği yönündeki iddiaları sert bir biçimde yalanlayan Ahmedi, MİT'in de Asgeri'nin kaçırılmasına aracılık ettiğini öne sürdü.

yazici   mail