www.soL.org.tr
Şahsa özel Basın Örgütü
24 Şubat 2007, Cumartesi

Medya patronlarının örgütü olarak kurulan Basın Konseyi, kısa süre içinde tek bir medya patronunun, Aydın Doğan’ın kontrolündeki kerameti isminden ibaret bir kurum haline geldi.

soL Basın Konseyi, medya sektörünün Türkiye’deki neoliberal dönüşüme paralel olarak hızla yeniden yapılandığı 1980’li yılların sonlarında dönemin üç büyük medya patronunun, Milliyet gazetesinin sahibi Aydın Doğan, Hürriyet gazetesinin sahibi Erol Simavi ve Sabah gazetesinin sahibi Dinç Bilgin’in girişimiyle kuruldu. Oktay Ekşi’nin daveti üzerine, “daha özgür ve daha saygın bir basına kavuşmak” amacıyla 1986 yılında iki ayrı toplantıda bir araya gelen gazeteciler Hasan Cemal, Güneri Civaoğlu, Yalçın Doğan, Oktay Ekşi, Teoman Erel, Orhan Erinç, Yurdakul Fincancı, Güngör Mengi, Rauf Tamer’den oluşan Çalışma Grubu, patronlarının “bir Basın Konseyi kurma” fikrini yaşama geçirmek için çalışmalara başladı. Basın emekçileri arasında yürütülen “örgütlenme” çalışmalarının ardından, Basın Konseyi 6 Şubat 1988 günü İstanbul’da 141 “Kurucu Üye” tarafından kuruldu.

İlk başta kurucu medya gruplarının “kendini denetleme” platformu olarak sunulan Basın Konseyi, zaman geçtikçe kendisi dışındaki basın kuruluşlarını da “denetlemeye” başladı. Basın Konseyi’nin son dönemde çok bileşenli yapısını kaybedip tamamen Aydın Doğan grubunun eline kalması, konseyin elindeki “denetleme” silahını daha da sorgulanır hale getirdi. Bu süreçte Basın Konseyi medya patronları arasındaki kavgalarda Doğan grubunun elindeki bir silah olarak öne çıktı.

TCK bahane…
Şimdilerde ceza yasasının 301’inci maddesinin değişmesi için hükümete öneriler sunan Basın Konseyi, iki yıl önce benzer bir başlıkta büyük bir skandala imza attı.

TCK üzerine konuşmak için Nisan 2005’te Başbakanla görüşen Basın Konseyi Başkanı Oktay Ekşi’nin beraberindeki heyete, babasının Aydın Doğan olması dışında gazetecilikle hiçbir bağı olman Vuslat Doğan Sabancı’yı da dahil etmesi sektörde geniş yankı buldu. Kimi yayın organlarının Basın Konseyi’nin Sabancı ve Doğan ailelerinin arasındaki organik bağ olan Vuslat Doğan Sabancı için Başbakandan randevu alındığının altını çizmeleri, konseyin ihale takipçiliği yaptığı yönünde söylentilerin çıkmasına neden oldu.

Bu olay, Basın Konseyi’nin Aydın Doğan’ın hakimiyetinde olmasından rahatsız olan diğer yayın organlarına Basın Konseyi ile köprüleri atmak için fırsat verdi. Merkez grubu ve Çukurova grubu başta olmak üzere, Sabah Gazetesi, Show TV Televizyonu, Akşam Gazetesi, Yeni Şafak Gazetesi ve Dünden Bugüne Tercüman Gazetesi Basın Konseyi’nden sert eleştirilerle ayrıldılar. Bu süreçte Basın Konseyi’nin yegane destekçisi Hürriyet gazetesinin Genel Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök oldu.

Basın Konseyi’nin tek bileşeninin Doğan Grubu olması, konseyin aldığı kararları ve meşruiyetini daha da tartışmalı hale getirdi.

yazici   mail