soL, kendini yeniliyor. 16 Haziran'dan itibaren Internet yayıncılığına gün içinde sürekli güncellenen bir yayın olarak devam etmek üzere hazırlıklar için kısa bir ara veriyoruz. Bu arada yeni çerçevemiz ve hazırlıklarla ilgili bu sayfadan okurlarımızı bilgilendireceğiz. soL'da kalın...
soL, günlük internet gazetesi olarak iki yılı arkasında bıraktı. Hem Türkiye'de hem de dünyada pek çok sıcak gelişmenin yaşandığı bir dönemde tüm kısıt ve eksikliklerine rağmen iki önemli işlevi yerine getirmeye çalıştı. Güncel gelişmelere bir siyasi pencereden bakmayı ve solu ters köşelere yatıran bir dizi olayda okurlarının aklını sağlam tutmayı o ya da bu ölçüde başardığını söyleyebiliriz.
Internet yayıncılığının bir dizi handikapı bulunmakla birlikte hızla yaygınlaşan bilgisayar ve internet kullanımı nedeniyle "sınırlı" bir mecra olarak değerlendirilmesi artık pek mümkün görünmüyor. En yaygın medya aracı olan televizyonun henüz oldukça gerisinde olmakla birlikte Türkiye'de internet kullanıcılarının sayısı, günlük gazete okurlarının sayısını çoktan aşmış bulunuyor. 2002 yılında 7,5 milyon kullanıcı varken 2007 yılında bu rakamın 20 milyona ulaştığı belirtiliyor. Burada şimdilik bir nokta koyalım. Solcular için her yere taşınabilir, birebir temasla iletilebilir ve yüzyüze örgütlenmenin aracı olan "basılı" araçların yerini nihai olarak "kişisel" olarak "tüketilen" ve hitap kitlesi en dikkatli ifade ile amorf olan bir aracın alması şu anki maddi ve ideolojik verilerle güç görünüyor. Ama Internet yayıncılığının "tamamlayıcı" mecra olarak bir kenara atılamayacağı da çok açık. Sadece günlük gazete değil, internet ortamını kullanan diğer seslenme araçları da bugünkü gerçeklik itibariyle vazgeçilmez bir konuma ulaşmış durumda.
soL, bu mecrada bir örneği daha bulunmayan, günlük basılı gazete mantığına dayanan, sabah saatlerinde bir kez güncellenen bir biçimde ısrar etti. Bu ısrarın günlük "okuma" alışkanlığı oluşturmak gibi bir yararının bulunduğunu, soL'un okuru ile daha derinlikli bir ilişki geliştirmesine katkıda bulunduğunu söyleyebiliriz. Ancak geldiğimiz noktada hem ortaya çıkan siyasi ihtiyaçlar hem de iki yıl boyunca biriktirdiklerimize dayanarak soL'un Internet mecrasında daha ileriye sıçrayacak bir hamle yapabileceğini düşündük. Nasıl sorusunun yanıtına geçmeden soL'un iki yıl boyunca yaptıklarına kısa bir bakış...
Akıl açtı...
soL, özellikle köşe yazarlarının katkılarıyla güncele hapsolmadan günlük siyasi gelişmeleri sağlıklı bir şekilde değerlendiren, okurlarının berrak bir siyasi aklı korumasına yardımcı olan bir yayın oldu. Özgün habercilik ve gündeme soldan müdahale konusunda pek çok sıkıntı yaşamasına rağmen, soL'un dünyaya soldan bakanları, güncel gelişmeleri "kaçırma" hissinden kurtardığını ilk not olarak düşmek gerekiyor. İkinci kayıt, Türkiye basınının gözünü kulağını büyük ölçüde kapadığı dünyadaki "direniş" odaklarını, özellikle de Irak direnişi, Latin Amerika'daki halkçı iktidarları ve Küba'yı günlük olarak, önemli gelişmeleri sektirmeden, Türkçe ile ve Türkiyeli okur ile buluşturması. Titiz bir siyasi taramanın ve ağır bir çeviri yükünün sonucunda üretilen haberler sadece günlük takip açısından değil, geride bırakılan 1,5 yılda artık başvuru kaynağı haline gelmiş bir arşivin de oluşmasını sağlamış durumda. Küçük bir örnek, Irak direnişi ile ilgili bir çalışma yapmak isteyen bir akademisyen ya da öğrencinin sadece Türkiye'de değil, seçilmiş ve ayıklanmış olması nedeniyle belki dünya ölçeğinde de başvurabileceği birkaç kaynaktan biri haline gelmiş durumda soL.
Bir başka önemli kayıt, soL'un Türkiye'de burjuva basının görmezden geldiği "işçi haberleri"ni sayfalarına -solun yayıncılık pratiğinde düştüğü "emek haberleri bülteni" tuzağına düşmeden- taşımayı başarması oldu. Türkiye işçi sınıfının içinde bulunduğu durumu unutmadan ve "işçi gündemi" diye bir ayrı gündeme hapsolmadan...
soL'un belki en iddialı olması gereken ama hem sol yayıncılık alışkanlıkları hem de çeşitli kısıtlar nedeniyle en az yapabildiği ama her yaptığında da ses getiren başlıklardan biri "patronlar dünyası" ile hesaplaşma oldu. Tekil sermayedarlarla uğraşmanın ideolojik handikapları başta olmak üzere çeşitli güçlükleri bulunan bu alan aynı zamanda muhataplarından en hızlı karşılık alınan alan oldu.
Tereddütle başladığımız, zaman zaman gerçekten "zorladığımız"; isminden başlayarak, kendimiz de dahil yakın çevremizin biraz hafife alma eğilimi gösterdiği Kentte Gündem, ilerisi için umut veren bir noktaya geldi. Yerelliklerde siyasetin genel akışıyla alakasız "taşra haberciliği"nin ötesine uzanılabileceğini, sınırlı sayıdaki ve tamamı gerici haber tekeline mahkum olmadan haber üretilebileceğini, üstelik son Çorlu örneğinde olduğu gibi bu haber tekellerinin canının da sıkılabileceğini görmüş ve göstermiş olduk.
Son kayıt olarak da, soL'un siyaseten ortalamacılıktan çok uzak bir yayıncılık pratiğine imza attığını söylemek gerekiyor. Hrant Dink cinayetinden Kürt sorununda açılan yeni evreye, türban gündeminden Ergenekon sürecine bazen okurlarına sert de gelse sözünü açık açık söylemekten çekinmeyen bir yayın oldu soL. Elbette bu gelişmelerin her birinin üzerinde dizildiği sürece, Türkiye'nin içine sokulduğu tasfiye sürecine ilişkin sistematik bir deşifrasyonun hakkını veremediğimizi de ekleyerek.
İleriye doğru...
soL, mevcut haliyle bugün son kez yayımlanıyor. Kısa bir aranın ardından 16 Haziran Pazartesi gününden itibaren Internet yayıncılığına gün içinde sürekli güncellenen bir günlük gazete olarak devam edecek.
İki yıllık deneyimimiz, "haber portalı" mantığına esir olmadan ama sıcak gelişmelerin arttığı, dolayısıyla bunlara hızlıca refleks de üreterek yer vermenin önem kazandığı bir dönemde bu işin üstesinden gelebileceğimizi fazlasıyla göstermiş durumda. Sadece sıcak gelişmelere refleks üretmek değil, ancak soL'un gündemine alma cesaretini sergileyebileceği bir dizi gelişmenin altından da, ancak sürekli güncellenen bir yayınla kalkılabileceği açık.
soL, sahiplendiği ve bugüne kadar getirdiği temel ilkelerinden vazgeçmeden, ancak bu ilkeleri benimseyen ve şu ana kadar soL ile yazar ya da okur olarak buluşamamış daha geniş kesimleri de kapsama hedefiyle, hem biçiminde hem de içeriğinde değişiklik yapacak.
İki yıl boyunca düzenli ilgilerini soL'dan esirgemeyen tüm okurlarımıza teşekkür etmek istiyoruz.
Bu kısa arada da ilgilerinin devamını, özellikle nasıl katkı koyabileceklerine ilişkin önerilerini bekliyoruz.
soL'da kalın...
soL emekçileri
Sömürge valisinden Babacan'a destek | |
AB anayasası halktan kaçırılıyor | |
Ankara halkı kobay değildir! | |
Nâzım’ın şiirleri sokaklarda halkla olacak | |
Pando'da gerilim tırmanıyor |