www.soL.org.tr
Tam 301'lik bir tartışma
16 Nisan 2008, Çarşamba

301 tartışmaları halkı aşağılayan bir hal aldı. Varoluşunu düşüncenin özgürleşmesinin önüne set örmeye dayandırmış olan AKP emperyalistlerin gözüne girmeye çalıştıkça eli ayağı birbirine dolaşıyor. CHP ve MHP'nin ne savunduklarını anlamak mümkün değil.

resim

HABER MERKEZİ Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 301'inci maddesinin değiştirilmesi konusundaki “bu Avrupa Birliği'nin dayatmasıdır” gibi yaklaşımların “şık yaklaşımlar olmadığını” belirterek, “Avrupa Birliği'nin böyle bir talebi olabilir. Bunu bir 'dayatma' olarak değerlendirmek yanlıştır” dedi.

Katar'a gerçekleştirdiği ziyaret dönüşü Esenboğa Havalimanı'nda gazetecilerin sorularını yanıtlayan Başbakan Erdoğan, 301. maddeyle ilgili değişikliği, “ülkenin ciddi bir talebi olarak, bu talepten dolayı ve bu talep üzerine gündeme getirdiklerini” ifade etti.

Erdoğan, dava açılmasına izin yetkisi konusundaki tartışmalara ilişkin “Cumhurbaşkanımızla ilgili buradaki yaklaşımımız, bir siyaseten tarafsızlık ilkesine en uygun makam orası olduğu için böyle düşünülmüştür” değerlendirmesini yaptı. Erdoğan, maddeye ilişkin tartışmaların halen sürdüğüne dönük mesajıysa “bununla birlikte tabii ki Komisyon'da tartışılacak, görüşülecek ve ondan sonra da nihai adımımızı Genel Kurul'da atmış olacağız” sözleriyle verdi.

“Zihinsel bir dönüşümden geçirmek zorundayız”
Erdoğan’a destekse okyanus ötesinden geldi. Amerikan Türk Konseyi’nin düzenlediği konferansta konuşan ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice, “Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı, parlamentodan geçen ve Türklüğe hakareti suç sayan 301 sayılı Türk Ceza Yasası değişikliği dolayısıyla kutluyoruz. Bunu cesaretlendiriyoruz. Birisinin inançlarını ifade etmesi, devlete hakaret değildir, vatandaşlığın en yüksek biçimidir” dedi. Rice’ın bu sözlerle “düşünce”yi “inanç”la özdeşleştirmesi dikkat çekti.

İngiltere Dışişleri Bakanı David Miliband'in davetlisi olarak Londra'ya resmi ziyarette bulunan Dışişleri Bakanı ve Başmüzakereci Ali Babacan, Financial Times gazetesine verdiği demeçte, 301. maddeyle ilgili değişikliğin gelecek hafta tamamlanabileceğini söyleyerek “ama önemli olan uygulama” vurgusu yaptı. Babacan, “Hala aynı polislere, aynı yargıçlara sahibiz. Yeni yasaları uygulamak içinse, zihinsel bir dönüşümden geçmek zorundayız” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ise değişiklik teklifiyle ilgili kendisine yöneltilen bir soruyu, “Meclis'in bileceği iş” şeklinde yanıtladı.

SHP yanında MHP karşısında
Partisinin TBMM grup toplantısında konuşan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli 301. maddesinde yapılacak değişiklikle Başbakan Erdoğan’ın “Türklüğe hakareti meşru sayarak, Avrupa'dan umduğu icazetin ve desteğin kaporasını ödemeyi göze aldığını” söyledi. “Biz, hiçbir şey uğruna ne Türklükten vazgeçeriz ne de Müslümanlıktan cayarız” diyen Bahçeli, “Milliyetçi Hareket, aziz milletimize yönelik böyle bir suikastın içinde asla ve asla yer almayacaktır. Bu teklifle sonuna kadar mücadele edecektir” şeklinde konuştu.

SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın da, SHP olarak 301. maddenin değiştirilmesini istediklerini söyledi. Karayalçın, ancak ulusun ve yurdun kutsal değerlerine, kurumlarına hakaret yapılmasını, bu değerlerin, bu kurumların aşağılanmasını ise asla doğru bulmadıklarını vurguladı. Karayalçın, AKP’nin TCK'nın 301. maddesinin değiştirilmesi konusunda Türkiye'yi oyaladığını iddia etti.

“Denetlenmesi olanaksız takdir hakkı”
Meclis Başkanı Köksal Toptan’a yanıtsa eski Yargıtay Başkanı Sami Selçuk’tan geldi. Toptan’ın kovuşturma açma konusunda “Adalet Bakanlığı'nın iznini aramak en doğru yaklaşım” şeklindeki değerlendirmesini eleştiren Selçuk, Türkiye Cumhuriyeti’ni zor durumda bırakabilecek bazı durumlar için bir devlet adamına bir değerlendirme yapma hakkı verilmesinin söz konusu olduğunu söyledi. Selçuk, “Devlet adamı bunu hukuk açısından değil sadece kamu yararı, ülke yararı, devletin yararları açısından değerlendirsin ve desin ki izin veriyorum veya vermiyorum. İşte bu takdir hakkına biz denetlenmesi olanaksız takdir hakkı deriz. Gerekçe gösterilmemesi gereken bir takdir hakkıdır. Kime verirseniz verin böyle bir yetkiyi kullandığı zaman gerekçe göstermeyecektir. İzin yetkisinin varlık nedeni budur” şeklinde konuştu.

Diğer yandan CHP Milletvekili Halil Ünlütepe'nin soru önergesini yanıtlayan Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin, 301. maddeyle ilgili, son 5 yılda bin 481 dava açıldığını ve bu davalardan 745 kişinin mahkum olduğunu aktardı.

yazici   mail