www.soL.org.tr
Boğaziçi Üniversitesi'nde 'tarikatlerle' elele özgürlük eylemi
6 Mart 2008, Perşembe

Boğaziçi Üniversitesi'nde SDP, EMEP, Sosyalist Gençlik Derneği, Boğaziçi Gösteri Sanatları Topluluğu, YÖGEH, Otonom ve ÖDP üyesi öğrenciler Genç Siviller ve Anadolu Gençlik Derneği'nin de desteğiyle "türbana özgürlük" istedi.

resim

HABER MERKEZİ Boğaziçi Üniversitesi 5 mart Çarşamba günü ilginç bir eyleme ev sahipliği yaptı. Üniversitede solcu öğrenciler "türbana özgürlük" eylemi yaptı. Birçok sol grubun katıldığı eylemde az sayıda Anadolu Gençlik Derneği üyesi türbanlı öğrenci de vardı.

Boğaziçi Üniversitesi'nde aralarında Sosyalist Demokrasi Partisi (SDP), EMEP, Sosyalist Gençlik Derneği, Boğaziçi Gösteri Sanatları Topluluğu, YÖGEH, Otonom, ÖDP üyesi öğrencilerin bulunduğu; George Soros'un Açık Toplum Enstitüsü ile adı sık sık yan yana gelen Genç Siviller ve Anadolu Gençlik Derneği'nin de desteklediği, "türbana özgürlük" eylemi düzenlendi. "Herkes için adalet, herkes için özgürlük" pankartıyla yürünen eylemde, solcu öğrenciler türban özgürlüğünü türban takarak desteklediler.

Günler öncesinde "Özgürlükçüyüz ama özgürlükçüyüz" başlıklı bir bildiriyle ilan edilen basın açıklamasında, piyasacılık, eşitsizlikler eleştirilmez emperyalizm ve sömürüden söz edilmezken bireysel hak ve özgürlükler temelinde türban savunusu yapıldı. Türbana karşı çıkmanın "yasakçılık" desteklemenin ise "özgürlükçülük" olarak savunulduğu eylemde okunan metinde bugünlerde AKP heyetinin ABD yetkililerine tanıttığı sivil anayasanın bir an önce 1982 Anayasası'nın yerini alması istendi.

"Hepimiz tuhafız, hepimiz teferruatız"
"Hepimiz tuhafız, hepimiz teferruatız", "şişt şişt sakin ol, paranoyana hakim ol" sloganlarının atıldığı eylemde, tarikatlerle yan yana durulmasından dolayı ne ülkedeki tarikatlar gerçeğinden ne de bir kaç ay öncesine kadar Türkiye'nin bir ılımlı islam ülkesi olmasını isteyen ABD politikaları ve bu sürecin uygulayıcısı AKP'nin eleştirilmediği görüldü.

AKP hükümetinin uyguladığı politikalara karşı esastan bir muhalefet yerine onları yönlendirme ve reforme etme isteğinin öne çıktığı talepler arasında Avrupa Birliği'nin son zamanlarda Türkiye'ye yönelik kuşatma başlıklarından biri olarak gündeme getirilen "Azınlık mallarının azınlıklara" devredilmesi talebi dile getirildi.

"Özgürlükçülerin" eyleminde 2 yıl önce Kilyos servislerinin paralı olmasına tepki gösteren öğrencilere "burası Boğaziçi Üniversitesi, bedava okumak istiyorsanız ODTÜ'ye gidin" diyerek tepki gösteren, İngiltere Eski Dışışleri Bakanı Jack Straw'un okula gelişi sırasında solcu öğrencileri protesto edebilirler gerekçesiyle isimleri kayıtlı olduğu halde salona almayan ve son olarak şirketlerin sponsorluğunda geçen kariyer günlerinde bildiri dağıtan solcu öğrenciye soruşturma açan öğrenci dekanı Biray Kırlı'nın da destek vermesi dikkat çekti. Biray Kırlı'nın katıldığı eylemde sık sık "Boğaziçi ODTÜ Olmayacak" sloganları da atıldı.

Boğaziçi Üniversitesi'nde fiilen hiçbir dönem türban yasağı uygulanmadığı halde "Üniversite kapısı sert bir şekilde yüzümüze kapatıldığından bu yana yaşadığımız acılar, bize bir şey öğretti" denen basın açıklamasında söz konusu olanın özgürlükler olduğunun altı çizilerek, bütün kesimlerden yasağa karşı destek istendi. Bütün solu AKP'ye yedeklemek amacı güden bu tez ilk kez AKP'ye yakınlığı ile bilinen Yeni Şafak Gazetesi'nin önemli köşe yazarlarından olan Ali Bayramoğlu tarafından ortaya atılmıştı. Özgürlükler savunusunun yapıldığı eylemde, icraatları arasında İsrail ile saldırmazlık anlaşması imzalamak da olan kapatılan Refah Partisi'nin devamı niteliğindeki Saadet Partisi'nin gençlik kolları ile birlikte "yaşasın halkların kardeşliği" sloganı da atıldı. 

yazici   mail