Süreç değerlendirmesi
Tantan, sermayenin, işçi sınıfına saldırganlık sürecini iyi değerlendirmeye çalıştığına da işaret ederek, şunları kaydetti: “İşte Tuzla Tersaneleri ve oradaki işçi ölümleri. Devlet, göstermelik tersane kapatmalarına sığınmaktadır. İşte Düzce’deki DESA işçileri, kapı dışarı edilmişler, işe dönüş için hak arayışını sürdürüyorlar. İşte Gebze’deki Acerer işçileri, grevlerini her şeye rağmen devam ettiriyorlar. Ve lastik işçileri, onlar da grevin eşiğine geldiler ve umut dolu bir yaklaşım bekliyorlar. Tüm bunlar, AKP’nin, ülkenin önünü tıkadığının apaçık göstergesidir.”

Mitinge çağrı
AKP’ye karşı çıkmanın “yurtseverlik ve devrimciliğin olmazsa olmaz koşulu” sayıldığını da anlatan Tantan, sözlerini şöyle tamamladı: “Bir de dinci gericilik konusundaki ısrarlı politikaları düşünüldüğünde, AKP’ye karşı çıkmanın zorunluluğu  ortadadır. Bu nedenle, işçi sınıfını ve emekçi halkı 15 Haziran günü İstanbul Kartal Meydanı’nda yapılacak mitingde görmek istiyoruz. Haydi elele, AKP’ye karşı meydanlara. Haydi sınıf dayanışmasına. Tuzla tersanelerindeki ölümlere karşı çığlık atmaya. Yaşasın 15-16 Haziran direnişi. Yaşasın işçi sınıfı mücadelesi.”