ODTÜ'de sosyoloji profesörü olan Yusuf Ziya Özcan'ın akademik yaşamı ödüller ve projeler ile dolu. Özcan teknokent modelini temel alan bir üniversitenin "örnek" akademisyeni olarak karşımıza çıkıyor.
HABER MERKEZİ 1951 yılında doğan Yusuf Ziya Özcan, 1973 yılında Ankara Üniversitesi Dil Tarih ve Coğrafya Fakültesi Sosyoloji bölümünden mezun oldu. Devlet bursuyla gittiği Chicago Üniversitesi’nde 1978 yılında yüksek lisansını "Türkiye’de Ekonomik Kalkınma ve Şehirleşme" başlıklı teziyle bitiren Özcan, doktorasını da yine aynı üniversitede "Türkiye’de Sosyal Tabakalaşma ve Sosyal Hareketlilik" konulu teziyle tamamladı.
ABD’den döndükten sonra 1981 yılında Orta Doğu Teknik Üniversitesi Sosyoloji Bölümünde öğretim elemanı olarak çalışmaya başlayan Özcan, 1989 yılında doçent oldu. Özcan, 2003 yılından bu yana ODTÜ’de profesör olarak görev yapıyor.
Özcan, 1982-1983 yılları arasında ODTÜ’de Sosyoloji Bölüm Başkan Yardımcılığı, 1988-1992 yılları arasında da Sosyoloji Bölüm Başkanlığı görevini üstlendi. 1990-1992 yılları arasında ODTÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdür Yardımcılığı görevini yürüten Özcan, 2003-2004 yılları arasında tekrar ODTÜ Sosyoloji Bölüm Başkanı oldu.
Özcan, 2004 yılından bu yana TÜBİTAK’ta Sosyal ve Beşeri Bilimler Araştırma Grubu Sekreterliği görevini yürütüyor. Uluslararası Stratejik Araştırmalar Kurumu'nun (USAK) Bilim ve Danışma Kurulu Başkanı ve Uluslararası Hukuk ve Politika (UHP) dergisinin Yazı Kurulu üyesi olan Özcan, ayrıca, başbakanın danışmanı Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu’nun da dahil olduğu İstanbul Valiliği Danışma Kurulu üyesi. 2004 yılından bu yana Fulbright Komisyonunda Başkan Yardımcısı olarak görev yapıyor.
İslam da ilgi alanları arasında
İlgi alanlarını; araştırma metodları, araştırma, oy verme davranışı, oy verme, polis, sosyal istatistik, istatistik, sosyal kontrol ve sapma, sosyal kontrol, sosyal tabakalaşma ve hareketlilik, sosyoloji olarak tanımlayan Özcan’ın çok farklı başlıklarda çalışmaları söz konusu. Yayınlanan çalışmalarının "Toplum ve Bilim" dergisinden İslam Araştırmaları ile ilgili süreli yayınları içeren geniş bir yelpazede toplandığını söylemek mümkün. Özcan, Türkiye’de yoksulluk ve gelir eşitsizliği, İstanbul örneğinde siyasi partilerin tercihlerini belirleyen etmenler, cep telefonu kullanımını belirleyen toplumsal statü vb. başlıklı çalışmalara imza atarken, islamın kalkınmaya engel olup olmadığı gibi başlıklarda çalışmalara da sahip.
Doktora danışmanlığı yaptığı konu başlıklarında İslam ile ilgili konular da dikkat çekerken, Nakşibendi tarikatı (eylemin tekno-bilimsel yapılanışı, küreselleşme ve maneviyat: Nakşibendi tarikatı İsmail Ağa ve İskender Paşa kolları) ve Anadolu kaplanlarında İslami etik gibi tez çalışmaları bunların arasında yer alıyor. Ülkemizdeki Cami Sayıları Üzerine Sayısal Bir İnceleme ve Kanada’da Müslümanlar başlıklı çalışmaları da söz konusu.
1992-1994 tarihlerinde "İngilizce dilinde eğitim veren tek İslam üniversitesi" olan Malezya Uluslararası İslam Üniversitesinde misafir öğretim üyesi olan Özcan, burada "Geleneksel İslam toplumu: Kelantan" ile ilgili bir çalışmaya da imza atmış durumda.
Polis araştırmaları özel bir yer tutuyor
Özcan’ın çalışma başlıkları arasında “polis” ile ilgili konular da ön sırada yer alıyor. Türkiye’de polis eğitimi, polis akademisi öğrencilerinin ve kadın polislerin sosyo-ekonomik konumuna dair araştırmaları olan Özcan, aynı zamanda "terör uzmanı" olarak niteleniyor. Bu konuda pek çok "araştırma"ya imza atan Özcan, konferansların da değişmez ismi. Tahmin edileceği gibi 1960-80 arasında Türkiye'de işçi sınıfı hareketinin ve solun yükselişi sırasındaki tüm eylemlilikleri de Özcan tarafından "terör" başlığı altında değerlendiriliyor. Liberal-demokrat kimliğine uygun bir şekilde.
Terör başlıklı bir panelde konuşan Özcan; Türkiye’deki terörist faaliyetlerin 1961 Anayasası’ndan sonra başladığını,1971-1980 yılları arasında artan terör olayları nedeniyle günde neredeyse 20 kişinin öldüğünü anlatırken, ABD ile işbirliğinin önemine vurgu yapıyor.
ABD’de yaşanan 11 Eylül olaylarından sonra terörün insanlık suçu haline geldiğini ve ortak hareket edilmeye başlandığını dile getiren Özcan, ılımlı bir Müslüman ülkesi olarak görülen Türkiye’nin işbirliğinin ABD’ye göre önemli olduğunu savunuyor. Türkiye’nin teröre karşı savaşta partner durumuna geldiğini, buna da "stratejik ortaklık" denildiğini de ifade ediyor.
Diğer yandan Özcan, ODTÜ'de polisle işbirliği yapma kararı alınmasında etkili bir isim olurken, ODTÜ kampüsünde konuşlandırılacak "Uluslararası Güvenlik ve İnsan Hakları Araştırma Merkezi"nin çalışmalarına, Emniyet İstihbarat Daire Başkanlığı ile birlikte başkanlık görevini de üstlenmiş bir öğretim üyesi olarak tanınıyor.
AB'ci projelere destek
AB, üye ülkelerin bilim ve araştırma alanı da dahil olmak üzere çeşitli alanlardaki politika ve uygulamalarının birbirine yakınlaştırılması amacıyla oluşturduğu Topluluk Programlarından biri olan “Çerçeve Programı” TÜBİTAK bünyesinde yürütülürken, Özcan bu programa danışmanlık yapan isimler arasında geliyor. AB ile ilgili birçok projeye de imza atan Özcan’ın çalışma yürüttüğü kuruluşların başında, Avrupa Vakfı, Almanya’da faaliyet yürüten Sosyal Bilimler Vakfı (WZB) geliyor.
AB’nin veri bankası olarak çalışan "Yaşam ve Çalışma Şartlarının İyileştirilmesi Grubu’nda" araştırmacı ve veri yorumlayıcısı olarak görev yapan Özcan, Avrupa Birliği Bilim Kurulunun bilimsel araştırmalara fon sağlayan "COST" biriminde Teknik Komite üyesi olarak da görev aldı. Özcan, ayrıca Avrupa Komisyonu araştırma fonlama birimlerinden "EROHS"da uzmanlık görevi yaptı.
NATO temsilcisi
TÜBİTAK Sosyal ve Beşeri Bilimler Araştırma Grubu Yürütme Komitesi Sekreteri olan Özcan, TÜBİTAK’taki görevi süresince Türkiye’yi, NATO’nun "İnsani ve Sosyal Dinamikler Bölümü"nde temsil etti. 2 Ekim 2006 tarihinde Brüksel’de yedincisi düzenlenen NATO Beşeri ve Toplumsal Dinamikler (HSD) Danışma Paneli’nde, 2007 yılı için panel başkanı seçildi. HSD NATO bünyesinde yürütülen proje başlıklarından biri olarak tanımlanıyor. Yine ODTÜ’nün NATO ile ortak düzenlediği toplantılara katılan başlıca isimler arasında yer alıyor.
Dünya Bankası ve Türkiye’de tarım reformu
Özcan, 2000’li yıllarda Dünya Bankası’nın Türkiye tarımına yönelik reform önerileri ile ilgili başlıklarda yürütülen projeler ile Tarım Bakanlığı’nın Dünya Bankası ile uyumlu çalışmalarına da katkı sundu. Bu kapsamda; şeker pancarı, tütün, çay, fındık üreticilerin politikalara sosyal uyumunu ele alan çalışmalar gerçekleştirdi. Dünya Bankası tarafından desteklenen Köykent projesi ile ilgili de araştırma yapan Özcan 1990 yılında, Dünya Bankası’nın Ortadoğu kökenli araştırmacılara verdiği 'MEAWARDS' ödülüne de layık görüldü.
Pollmark'la üniversite araştırması
Özcan’ın AKP’ye yakınlığı ile bilinen ve özellikle seçim öncesi araştırmaları ile tanınan araştırma şirketi ile de ilişkileri bulunuyor. Bu kuruluş adına, Kasım 2003 tarihli, Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan ve Doç. Dr. İhsan Dağı koordinatörlüğünde, Üniversiteye Giriş ve Yüksek Öğretim Reformu Araştırması başlıklı bir çalışma yapıldı. Pollmark adına yapılan bir diğer çalışma ise insan hakları ve terör başlığında.
BTC fişlemesinde de parmağı var
Dünya Bankası ve AB’nin yanı sıra ILO ve UNDP’e çalışmalar yapan Özcan’ın Doğramacı'nın Tepe Altyapısı tarafından desteklenen Bakü-Ceyhan boru hattının sosyolojik etkileri üzerine de bir çalışması bulunuyor. Bilindiği gibi geçen hafta BTC etrafında yaşayanlara yönelik "sosyolojik" araştırmalardan birinde özellikle etnik kökene ilişkin sorular yöneltildiği ve bu bölgede yaşayan vatandaşların kökenlerine göre fişlendiği ortaya çıkmıştı.
Özcan, 1989 yılında Chicago Üniversitesi’nin "Star and Stauffer Award" ödülünü aldı. 1997 yılında Türkiye Raporunun yazılması için ILO’nun düzenlediği yarışmayı kazandı.
Özcan, akademik çalışma hayatı boyunca ODTÜ’nün Disiplin Komisyonu, Bilgisayar Ağı Komisyonu, Sürekli Eğitim Merkezi, Araştırma Fonu Projeleri, Yüksek Eğitim Komisyonu, Türkiye Stratejik Planlama Komisyonu ve Güney Doğu Anadolu Projesi’nde görev aldı. Bu görevlerinin dışında Özcan, 1988-1989 yılları arasında Ulaştırma Bakanlığı'nda bakan danışmanlığı yaptı. Türkiye Stratejik Planlama Komisyonu ve Güneydoğu Anadolu Projesi’nde görev aldı.
Avrupa hayali ile ölüme gittiler | |
Emperyalistler Kosova'da yalnız kaldı | |
İzmit'teki insanlık dramı sürüyor | |
Yörsan işçisi kararlı | |
Küba insan hakları sözleşmelerini imzalıyor |