Hani şu başımızın belası şirket
Gazetemiz yazarlarından Tahir Öngür daha önceki bir yazısında şirketi şu şekilde hatırlatıyordu:

Eldoradogold, bizdeki Tüprag'ın sahibi. Hani, Uşak Kışladağ işletmesi Danıştay karar ile durdurulan, Danıştay'ın işletme izninin sürmesine fırsat tanıyan yerel mahkeme kararını bozduğu, bu bozma kararını tersine çeviren Çevre ve Orman Bakalnlığı ve Uşak Valiliği'nin yasa dışı kararı ile yeniden açılan; hani, İzmir Efemçukuru işletme girişimi uğruna kente su sağlayacak Çamlı Barajı'nın ÇED'i aynı bakanlıkça red edilen, bu barajın koruma alanı içindeki madenin ÇED'i tüm yetersizliklerine karşı kabul edilen, tarlalarını şirkete satmayan köylülerin topraklarına seferberlik hükümleri uygulanarak el konulan; hani, Havran, Eskişehir, vb yerlerdeki ruhsatlarını Koza'ya satıp talana açan bildik şirket.

Madenin hukuki hikayesi ise şöyle: TÜPRAG Madencilik Şirketi tarafından 2006 yılı Mayıs Ayı’nda “Deneme İzni” ile faaliyete başlayan maden-kimya işletmesi, çalışmaya başladıktan bir ay sonra, Uşak Eşme ve köylerinde binden fazla insanın siyanürden zehirlenmesine neden olmuştu. 9 Temmuz 2007 tarihinde Danıştay kararı ile işletme kapatılmıştı. Ancak kural tanımayan şirket madenin mühürlenmesinden bir süre sonra daha fazla işçi ve makine ile tekrar çalışmaya başladı.

Altın sever hükümet
Açılmasının öncesinde başlayan tartışmalarla gündeme gelen Kışladağ Altın İşletmesi'nin resmi açılışına gelen Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler ise, "üç beş çapulcuya pabuç bırakacak bir hükümet olmadıklarını" söyleyip açılışı yapmıştı.

Çevre ve Orman Bakanlığı’nın siyanürlü altın madenciliği ile ilgili verilen ÇED (Çevre Etki Değerlendirme) olumlu görüşüne dayanarak faaliyete başlayan Bergama’daki işletmeden sonra Uşak Eşme’deki maden işletmesinin faaliyetleri de mahkeme kararıyla durdurulmuştu.
Buna rağmen Çevre ve Orman Bakanlığı ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, benzer madencilik faaliyetlerinin sayısını artırmaya 2. AKP Hükümeti döneminde hız verdi. Kaz Dağları, İzmir-Efemçukuru, Erzincan-İliç, Tunceli-Ovacık ve Gümüşhane’de bunun somut örnekleri yaşandı.