www.soL.org.tr
Yurtsever Cepheli Emekçi Kadınlar
5 Mart 2007, Pazartesi

Yurtsever Cepheli Emekçi Kadınlar, mahallelerde ve fabrikalarda yoğunlaşmış çalışma yürüten, ülke çapında en yaygın emekçi kadın örgütlülüğü. İki yıllık bir geçmişe sahip olan Yurtsever Cepheli Emekçi Kadınlar, Yurtsever Cephe ilkeleri doğrultusunda emperyalizme karşı mücadeleyi merkezlerine koymuş bulunuyor.

Yurtsever Cepheli Emekçi Kadınlar içinde işçi kadınlar ve ev emekçileri yer alıyor. Kadınlar büyük bir dayanışma ve özgüvenle Emekçi Kadınlar örgütlülüğünü her geçen gün daha da büyütüyorlar. Bu çalışma aynı zamanda yerel olarak kurulmuş diğer YC örgütlenmelerine de enerji veriyor, örnek teşkil ediyor.

Yurtsever Cepheli Emekçi Kadınlar, ister dışarıda, ister evde çalışıyor olsun, yetişme koşulları ve eğitimsizlik nedeniyle genel olarak erkeğe bağımlı bir konum ve tutum içerisinde olan emekçi kadınların siyasete katılmasının önündeki engelleri ortadan kaldırmaya çalışıyor. Bu engeller aşıldıkça, anti-emperyalist mücadelenin öncüsü ve hatta bazı durumlarda buzkıranı haline gelen bir konuma evriliyor kadınlar.

Eve hapsedilmiş küçük dünyasından sokağa, eyleme çıkan her kadın, kadınların nasıl özgürleşeceğinin güzel bir örneğini gösteriyor.

Yurtsever Cepheli Emekçi Kadınlar ne hedefliyor?
Yurtsever Cepheli Emekçi Kadınlar hedeflerini şöyle anlatıyor:

“Kadınlara yönelik eşitsizlikler Yurtsever Cephe’li Emekçi Kadınlar açısından elbette önemlidir ve mücadelemizin konusudur. Ama kadınların kapitalist sistemde yaşadıkları sorunların çözümü, sadece kadınların örgütlenmesinden ve kadınların sorunlarının çözümü için mücadele etmekten ibaret olamaz. Geçmişten bugüne baktığımızda kadınların eşitsiz durumu, sınıflı toplumlardan bu yana artarak gelişen bir süreçtir. Ekonomik temeli özel mülkiyet olan, sömürüye ve eşitsizliğe sürekli gereksinimi olan ataerkil kapitalist bir düzende, kadının kurtuluşunu kadın erkek karşıtlığı üzerinden kurmak kadınlara ihanettir.

Dünyamızdaki açlık ve sefaletin sebebi emperyalizm ve onun ayrılmaz parçası ve temeli kapitalizmdir. Emperyalizmin felaketlerinden en çok etkilenen kesim kadınlar ve çocuklarken, pasif bir eleştiri veya salt kadın hakları için mücadele yeterli olmayacaktır. İnsan mücadele ettikçe, değiştirdikçe ve dönüştürdükçe özgürleşmektedir. Öyleyse kadının özgürleşmesinin yolu da kadın-erkek eşitsizliğinin günlük çıktılarına müdahale ederken bu eşitsizliği yaratan temel sebebi ortadan kaldırmak olmalıdır.

Bu sorunların çözümü için de emekçilerin toplu örgütlenmesi şarttır. Bugün kadının kurtuluşu yanıbaşındaki erkek emekçi kardeşleri ile birlikte mücadelesi ile mümkündür. Ayrıca emekçi kadınların sorunları yukarıda sıraladıklarımızdan da ibaret değildir. Burjuvazi, kadın erkek tüm emekçilere karşı tam boy bir saldırı içerisindedir. Bugün Türkiye’de kadının ekmek, aş sorunu vardır. Türkiye’de kadının sağlık, eğitim sorunu vardır. Çocuğuna insanca bir gelecek sunamama kaygısı vardır. Türkiye’de kadının barınma ve ulaşım sorunu vardır. Bütün bunlar, kapitalizmin Türkiye emekçilerinin bütününden esirgediği insanca yaşamın olmazsa olmaz koşullarıdır.

İşte bu nedenle bugün Türkiye’de, emekçi kadınların önemli bir kısmını oluşturdukları bir sosyalizm mücadelesi sürmektedir. Bu doğrultuda Yurtsever Cephe Emekçi Kadınlar İnsiyatifleri tüm Türkiye’ye yayılıyor. Yıllardır siyasetten uzak tutulmuş kadınların örgütlenmesi ve bilinçlenmesi hem örgütlenen kadınlara hem de örgüte güç vermektedir. Her yerde olduğu gibi Türkiye topraklarında da kadınların mücadeleye katkısı çok önemli ve yol açıcı olmakta, kadınların cesareti, kendilerine güvenleri sosyalist siyasetin bilinciyle yolumuzu açmaktadır.

Biz biliyoruz ki ‘Sosyalizm olmadan kadınlar kurtulamaz, kadınlar olmadan sosyalizm kurulamaz’.”

YC Emekçi Kadınlar İnisiyatifi kuruluşundan bu yana neler yaptı?
YC’li Emekçi kadınlar hedefleri doğrultusunda mücadele ederken dünyanın her yerindeki kız kardeşleriyle dayanışma içinde olmaya da önem vermektedir. Savaşlarda en çok kadın ve çocukların zarar gördüklerinin bilinciyle, hem yanı başımızda süregiden emperyalist işgallere seyirci kalmadıklarını göstermek, hem de Irak ve Filistin’de ABD ve İsrail emperyalizminin saldırılarılarına hedef olan kadınlara yalnız olmadıklarını hissettirerek destek olabilmek için, 2006 yılında 8 Mart için düzenledikleri eylem ve etkinliklerde “savaşta kadın olmak” temasını işlediler. Taksim’de gerçekleştirilen, ABD’nin Irak işgalini bir an once sona erdirmesini talep eden eylemin ardından, Filistin Halk Kurtuluş Cephesi’nden Meryem Ebu Dakka’nın da katılımcı olduğu bir panel düzenlediler.

1 Mayıs 2006’da YC ve TKP’nin Kartal Meydanı’nda birlikte düzenledikleri mitinge Emekçi Kadınlar da katıldı. YC, 1 Mayıs mitinginde ABD ve İsrail’in Ortadoğu’ya yönelik emperyalist plan ve müdahalelerine, özellikle İran’ı hedefleyecek olası saldırılarına karşı bir imza kampanyası başlattı. İmza metninde, başbakan ve genel kurmay başkanından, Türkiye Cumhuriyeti’nin bölge ülkelerine yönelik herhangi bir emperyalist plan ya da projeye, doğrudan ya da dolaylı olarak destek vermeyeceğine dair güvence vermeleri ve bu yönde bir açıklamada bulunmaları talep edilmekteydi.

Emekçi Kadınlar yaz ayları boyunca İstanbul’un ve Anadolu’nun emekçi mahallelerini kapı kapı dolaşarak binlerce imza topladı. Toplanan imzalar, 5 Eylül günü, tam da içeride Lübnan’a asker gönderilmesi görüşülürken Meclis’e iletildi. Emekçi Kadınlar, 5 Eylül günü YC’nin Lübnan’a asker gönderilmesine karşı çıkmak için düzenlediği eylemde de en öndeydiler.

Yurtsever Cephe’li Emekçi Kadınlar dünyada ve ülkemizde olup bitene seyirci kalmıyorlar, ama bu arada kendilerini ve komşularını geliştirip, dönüştürecek bir dizi etkinlik düzenlemekten de geri kalmıyorlar. Yaz boyunca emekçi mahallelerinde ev toplantıları gerçekleştiren kadınlar, Yurtsever Cephe’nin diğer inisiyatiflerinden doktorlar, psikologlar, eğitimciler ve sanatçılarla buluşarak sohbet etme, dertleşme ve bilgi edinme şansı buldular. Toplantılarda üzerinde durulan konular, kadınlar tarafından kendi ihtiyaçları ve öncelikleri paralelinde belirlendi.

YC Emekçi Kadın örgütlenmesi, yoksul emekçi mahallelerine, burada yaşayan kadınlara ve sorunlarına içeriden bakabilen yapısıyla diğer kadın örgütlerinden ayrılıyor. Çünkü YCli emekçi kadınlar zaten sözü edilen mahallerde yaşıyorlar, sorunları taraf olarak birebir yaşıyorlar. Mahallelerindeki diğer kadınlara, yani komşularına, akrabalarına ulaşma, seslenme sorunu yaşamıyorlar. Öte yandan, gerektiğinde ilgi ve ihtiyaçları doğrultusunda Yurtsever Cephe’nin diğer mesleki örgütlenmelerindeki emekçilerle de kolaylıkla temasa geçebiliyor, dayanışabiliyorlar. Yaz ayları boyunca mahallelerdeki kadınlara yönelik olarak düzenlenen okuma-yazma kursları, okuma günleri, resim, müzik ve halk oyunları atölyeleri, kadınların siyasi mücadeleye paralel olarak kendilerini geliştirmek için attıkları adımlara ve YC’nin diğer inisiyatiflerindeki emekçilerden aldıkları katkıya güzel bir örnek oluşturmakta.

Uyuşturucu ticaretinin özellikle emekçi mahallelerini hedefe alacak şekilde giderek yoğunlaşması ve uyuşturucu kullanımının artması, YC’li kadınları harekete geçirdi. Kasım ayında başlattıkları kampanya ile emekçi kadınlar, ne uyuşturucu maddelerle, medyayla, dinci gericilikle uyuşmaya ne de onları bir dizi araçla “uyuşturmayı” hedefleyen bu düzenle “uyuşmaya” niyetlerinin olmadığının altını çizdiler. Hazırladıkları kısa filmi, ev ve kahve toplantılarında mümkün olduğunca çok kadın, erkek ve gencin izlemesini sağlayarak, çocuklarının uyuşturulmasına da göz yummayacaklarını gösterdiler. “Uyuşmayacağız” sadece uyuşturucunun olumsuz etki ve sonuçlarına değinmekle yetinmeyen, aynı zamanda ABD emperyalizminin Afganistan’a yönelik müdehalesi ile, uyuşturucu ticaretinin kontrolü ve kullanımının yaygınlaşması arasındaki ilişkiye de dikkat çeken içeriğiyle, diğer uyuşturucu karşıtı kampanyalardan ayrılmaktaydı.

İstanbul’da Çocuk Kulübü
Son günlerde, özellikle kadını hedefe alan ama genel anlamda toplumsal yaygınlık gösteren “şiddet” başlığına yönelik bir kampanyanın hazırlıklarını sürdüren Emekçi Kadınlar, 8 Mart 2007’de Amerika’dan Korkmadıklarını haykırıyorlar. YC’nin Şubat ortasında başlattığı imza kampanyası çerçevesinde Türkiye’nin ABD ve NATO ile ilişkilerinin nasıl halkımızın çıkarlarıyla çeliştiğini, ülkemizi emperyalizme bağımlı hale getirdiğini deşifre ederek, ABD ile ilişkilerimizin yeniden düzenlenmesi talebiyle imza topluyor, örgütleniyor ve çoğaldıkça “korkmuyorlar”.

Son olarak Yurtsever Cepheli emekçi kadınların İstanbul’un üç bölgesinde başlatacakları Çocuk Kulübü çalışmasından bahsetmek gerekir. Kartal, Kadıköy ve Bakırköy bölgesinde çocuklara yönelik yaratıcı drama, tiyatro, resim, müzik gibi alanlarda düzenlenecek kurslar ile emekçi çocukların ilgi alanlarına yönelik gelişimlerini sağlama ve bu toplumda onlara sunulan geleceksizlik ve çürümeye karşı bir olanak sağlama amaçlanacak. Bununla beraber bu çalışmalara katılan çocukların annelerine yönelik de değişik seminerler ve toplantılar gerçekleştirilecek. Bu çalışma sırasında eğitim, sağlık alanındaki diğer Yurtsever Cephe örgütlenmelerinden destek alınacak.

yazici   mail