HABER MERKEZİ CHP Genel Sekreteri Önder Sav’ın odasının dinlendiğinin ortaya çıkmasının ardından başlayan tartışma dün yapılan açıklamalarla şiddetlendi. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, dinlemenin hükümetin direktifiyle devlet içindeki bir yapılanma tarafından gerçekleştirildiğini savundu. MHP’dense “biz de dinlendiğimiz kuşkusunu taşıyoruz” açıklaması geldi.

CHP Genel Sekreteri Önder Sav, eski Bolu Valisi halen Merkez Valisi olan Ali Serindağ ile 23 Mayıs Cuma günü CHP Genel Merkezi’ndeki odasında bir görüşme yapmış, görüşmede konuşulanlar 26 Mayıs günü Vakit Gazetesi’nde tüm ayrıntılarıyla manşet olmuştu.

“Devlet bildiğimiz devlet olmaktan çıktı”
Bir basın toplantısı düzenleyen CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Türkiye siyasal yaşamında bugüne kadar hiç örneği görülmemiş bir olayın yaşandığını kaydederek, “Ana muhalefet partisinin genel merkezinde, Genel Sekreter'in odası devletin güvenlik güçleri tarafından dinlendi ve derhal bir dinci gazeteye (Vakit) servis yapıldı” dedi.

Dinlemeyi gerçekleştiren devlet içindeki yapılanma ile dinci gazete arasında çok yakın bir bağlantı olduğunun ortaya çıktığını belirten Baykal, “Türkiye’de devletin çürümesi, metamorfozu, dönüşümü, nitelik değişimi çok açık bir biçimde bu olayla gözükmüştür. Türkiye’de devlet artık bildiğimiz devlet olmaktan çıkmıştır” diye konuştu.

Baykal, konuyla ilgili Başbakan Recep Tayyip Erdoğan hakkında gensoru önergesi vereceklerini ifade etti.

“İktidarın resmi kadrolarının yaptığı iş”
Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Baykal, “Dinlemenin güvenlik güçlerince yapıldığına ilişkin elinizde bir kanıt var mı?” sorusuna, “Durum çok açık. Bu çok ince, teknolojik bir çalışmayı gerektiriyor. Güvenlik güçlerinin niteliği, zaafıyla ilgili tespitler uzun süreden beri yapılıyor. Yayın yapan organın onlarla ilişkisi ortada. Açık istihbarat, çok özel bir çalışmaya gerek yok” karşılığını verdi.

Deniz Baykal, “Bu dinleme olayının iktidar tarafından iktidarın direktifiyle yapıldığını mı düşünüyorsunuz?” sorusunu da şöyle yanıtladı:

“Bu iktidarın kontrolü altındaki insanlar. Çok açık, hiç birbirimizi aldatmayalım. Türkiye'de iktidar dışında, bu en ileri teknolojiyle CHP Genel Merkezi'nin içini izlemeye muktedir hangi kadro var. Bu iktidarın resmi kadrolarının yaptığı iş. Resmi kadroları oraya kim tayin etti? O insanların bilgisi dışında mı? Birbirimizi aldatmayalım. Çok açık bir şekilde ortada.”

Watergate olayı tekrarlanıyor
CHP Grup Başkanvekilleri Kemal Anadol, Kemal Kılıçdaroğlu ve Hakkı Suha Okay, grup yönetim kurulu üyeleriyle TBMM'de basın toplantısı düzenledi.

Toplantıda söz alan Kemal Anadol, yapılan tespitte CHP Genel Merkezinde “böcek” tabir edilen dinleme cihazına rastlanmadığını belirterek, bunun Anayasa Mahkemesi Başkanvekili Osman Paksüt'ün dinlenilme olayında kullanılan yöntemin, CHP Genel Sekreteri ve genel merkezini dinleme yöntemi olarak aynen uygulandığını gösterdiğini söyledi. Anadol bunun “ortam dinlemesi” olduğunu belirterek açıklamalarını şöyle sürdürdü: “Binaya yakın bir yerde dinleme cihazı getirilerek, oradan CHP Genel Merkezindeki herhalde bütün konuşmaların, genel sekreterin dinlenildiği gibi, mutlaka genel başkan, merkez yönetim kurulu üyeleri ve diğer görevli ve yetkili arkadaşların da bu şekilde dinlendiğini gösteriyor. Bir ortam dinlemesi olayıyla karşı karşıyayız. Yani Watergate olayı, yıllar sonra Türkiye'de pervasızca tekrarlanmaktadır.”

Sav: 50 yıllık siyasetçiyim, dinlenildiğimi anlarım
Dinlendiği ortaya çıkan CHP Genel Sekreteri Önder Sav, parti yönetiminin, Genel Merkez binasının dış güvenliği için kullanılan kamera kayıtlarını incelediğini söyledi.

“Ben 50 yıllık siyasetçiyim; dinlenildiğimi anlarım, o akşam (26 Mayıs) hiç kimseye müdahale ettirmeden odayı arattırdım, acaba burada bir verici var mı diye” konuşan Sav, bir vericiye rastlanmadığını, dolayısıyla daha gelişmiş bir teknoloji kullanılarak odasının dinlendiğini söyledi.

Sav, şöyle konuştu: “Ben devletin, emniyetin veya istihbarat örgütünün bir organının veya o organ içindeki bir şebekenin dinlediğine yüzde 100 eminim. Ama o şebeke resmi görevli, dışarıdan bu işin yapılması mümkün değil. Öyle bir şebeke utanmadan sıkılmadan servisi de bir basın organına veriyor.”

MHP: Biz de dinleniyor olabiliriz
Sav’ın dinlenmesine ilişkin bir tepki de MHP’den geldi. MHP Genel Sekreteri Cihan Paçacı “Biz de o kuşkuyu taşıyoruz” dedi.

Konuyla ilgili bir açıklama yapan Paçacı, “Vahim bir olay, iddialar ciddi bir şekilde incelenmeli” diye konuştu. Gazetecilerin, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin 20 Mayıs’ta Meclis grup toplantısında söylediği sözlere dikkat çekildiği ve “MHP’nin de dinlendiği kuşkusu taşıdığı” şeklinde yorumlandığına ilişkin soruyu Paçacı şöyle yanıtladı:

“Biz de o kuşkuyu taşıyoruz. Teknik gelişmeler böcek olarak tabir edilen dinleme cihazı olmadan da dinlenilmesine imkan veriyor. Dışarıdan dinleme yapılabiliyor. Bu cihazlar kimlerin elindedir, ne amaçla kullanılmaktadır bütün bunların açığa çıkarılması gerekir.”