Partisinin Osmaniye İl Teşkilatı “Siyaset Akademisinde” konuşan Erdoğan, “(Kanadoğlu’nu kastederek) ‘Partilerde liderler sultası var’ diyorlar. Partinin semtine dahi uğramamış, bu parti nasıl çalışır bilmiyorlar, adaylarını nasıl belirliyor bilmiyorlar. Ben bu beyefendilere buradan sesleniyorum; AK Parti sizin düşündüğünüz, tanıdığınız, bildiğiniz veya sizlere anlatılan partilerden biri değildir” diye konuştu.

Erdoğan, 2002 öncesinde siyaset kurumunun en güvenilmez kurumlar arasında yer aldığını, ancak kendilerinin iktidara gelmesinin ardından bu tablonun değiştiğini söyledi.

“Artık demir perde yok”
Yargıtay ve Danıştay’ın hükümete karşı peşpeşe çıkışlarının ardından AKP’nin Cemil Çiçek ağzından verdiği mesajları tekrarlayan Erdoğan, “kutuplaştırıcı siyaset peşinde olmadıklarını” ve “önemli olanın millete hizmet olduğunu” söyledi.

Çiçek’in geçen hafta yaptığı “Artık demir perde yok” açıklamasını aynen tekrarlayan Erdoğan, ülkeyi yönetmeye talip olanların önünde iki seçenek olduğunu söyledi. Erdoğan, şöyle konuştu:

“Birinci seçenek; ülkeyi yeniliklere açacaklar, demokrasiyi tam anlamayla benimseyecekler, ekonomilerini ve siyasetlerini küreselleştirecekler, şeffaf, barışçı, kalkınmaya, refaha dönük politikalar belirleyecekler. İkincisi; özellikle ülkeyi dünyaya kapayacaklar, ülkenin etrafına demir perde çekecekler, sınırlara, duvarlar örecekler, milleti seyirci konumuna, tribüne sürecekler. Biz hiç tereddüt etmeden birincisine evet dedik, evet diyoruz. İkinci seçeneği deneyenler oldu, ama başarısız oldu. Çünkü dünya onu bir defa elemine etti. Artık demir perde diye bir şey yok., ama bizde hala yeniden demir perde ülkesi olmaya yönelik zihniyet içinde olanlar var.”

Erdoğan’ın açıklaması, “uluslararası alanda AKP’nin arkası güçlü” mesajı olarak okundu.  

Değişiklik uyarısı mı?
Seçimlerde adaylarını “halkın arasından” seçtiklerini söyleyen Erdoğan, “Bunun için bir il hariç 80 ilden milletvekili çıkardık” açıklamasında bulundu.

Öte yandan Erdoğan, kapatma davası ve erken seçim olasılıklarının konuşulduğu bir ortamda, “pozisyon değişiklikleri” ile ilgili verdiği kapalı mesajlarla dikkat çekti. Erdoğan, “Şunu da çok açık söyleyeyim; milletvekili olana kadar insanlar bakıyorsunuz ki çok farklı, milletvekili olduktan sonra çok farklı, milletvekilliğine bir sonraki dönem aday yapmadığınız zaman çok daha farklı, selam sabahı kesiyor, ondan sonra da kulisler başlıyor. Aynı şey bakanlıklar için de böyle, bakan yaparken çok iyidir, ama bir değişiklik yapalım, bir başka arkadaşımızı koyalım dediğiniz zaman bakıyorsunuz gücenmeler oluyor. Halbuki bu bir bayrak yarışı, zaman zaman değişiklikler yapılması gerekebilir” diye konuştu.

“Tasarruf yetkimi kullanırım”
Değişikliklerin gündeme geldiği takdirde tüm partililerin bunu anlayışla karşılaması gerektiğini söyleyen Erdoğan, “Yani bir genel başkanın, bir liderin bir yerde tasarruf yetkisinin az da olsa olması lazım. Şimdi hakimler, savcılar, ‘efendim işte vicdanın sesini dinle’ diyor, ama siyasette bir genel başkanın, liderin böyle vicdanın sesini dinlemesi gibi bir hakkı olamaz, yok böyle bir şey. Biz de diyoruz ki yeri geldiği zaman akıl, bilim, vicdan liderlerde de devreye girecektir, ama en geniş manada müzakerelerini yapacaktır ve ondan sonra da bir heyetle kararını verecektir. Bunu gerçekten isabetli götürenler başarılı netice alıyor, ama isabetli götüremeyenler başarılı olamıyor” diye konuştu.